Detoks hakkında her şey

Haberin Devamı ›
Detoksun kelime anlamı 'arınma'. Toksinlerden arınma ise vücudumuzda her saniye sürekli gerçekleşen bir olay. Yani öyle yılda bir-iki kez detoks yapıp vücudumuzda biriken toksinlerden kurtulamıyoruz! Bir toksikoloji uzmanı olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Senede birkaç kez detoks kürü yapmak yerine sürekli biçimde vücudunuzun detoks kapasitesine destek verin.
Gelin önce zararlı kimyasalların vücudumuzda nasıl biriktiğine kısaca göz atalım. Sağlıksız besinler, hava kirliliği, tarım ilaçları, kullandığımız kozmetikler, sigara... Bunlar en sık karşılaştığımız zararlı kimyasal kaynakları ve zamanla vücudumuzda tahribata yol açıyorlar. Sonuç mu?
Yorgunluktan obeziteye, şeker hastalığından kalp ve damar hastalıklarına, Alzheimer'dan çeşitli kanser türlerine kadar pek çok hastalığın ortaya çıkışında etkili oluyorlar. Vücudumuzun güçlü bir detoks donanımına bu nedenle ihtiyacı var.
Karaciğeriniz sağlam olmalı
Vücudumuzun ana detoks merkezi karaciğerimizdir. Yediğimiz, içtiğimiz her şey sindirilip bağırsaklarımızdan emilerek tüm vücuda dağıtılmadan önce karaciğerimize yönlendirilir. Karaciğerimiz burada zararlı herhangi bir şey varsa zararsız hale getirir. Bu nedenle karaciğerimizin sağlam olması toksinlerden arınmak açısından çok önemli. İkinci önemli nokta toksik kimyasallara maruziyeti mümkün olduğunca azaltmak.
Temizlik yaparken kullandığımız ürünlerden tutun, saç ve ayakkabı boyasına kadar her yerde karşımıza toksik kimyasallar çıkıyor. Hepsinden korunmamız imkansız ancak bilinçlenerek riski en aza indirmemiz mümkün. Olabildiğince toksik madde içiren ürünlerin tüketimini azaltmak, daha doğal ürünler kullanmak yapabilecekleriniz arasında. Bir diğer önemli nokta sağlıklı beslenmek. Her zaman yazdığım gibi işlenmemiş, doğası değiştirilmemiş ve endüstriyel olarak hazırlanmamış gıdalar ilk seçimlerimiz olmalı.
Detoks destekçisi 8 besin grubu
■ Bakliyat: Mercimek, kuru fasulye, bezelye, nohut, börülce.
■ Hayvansal protein: Et, tavuk, hindi (organik).
■ Deniz ürünleri: Çiftlikte üretilmeyenler.
■ Yağlar, tohumlar, kuruyemişler: Badem, ceviz, fındık, Antep fıstığı, ayçekirdeği, kabak çekirdeği.
■ Baharatlar, otlar: Biberiye, nane, dereotu, kekik, fesleğen, adaçayı, zerdeçal, çörekotu, tarçın, karanfil.
■ Meyveler: Avokado, zeytin, az şekerli kırmızı meyveler, elma, armut, üzüm, domates, narenciye.
■ Sebzeler: Soğan, sarımsak, lahana, Brüksel lahanası, karnabahar, turp, ıspanak, pazı, pancar, kabak.
■ Diğer yiyecekler: Yumurta ve kana yavaş karışan karbonhidratlar (bulgur, tam buğday unu vs.)