Bulak'ın takımı
Haberin Devamı ›
Takımların ruhlarını kim üfler? Bireylerin takımın varlığında önemi vardır ama bir takımda o takımın oyuncularının hiçbirine benzemeyen bir ortak karakter ortaya çıkıyorsa, o karakteri tetikleyen ve besleyen kimdir?Bu Vestel Manisaspor, şüphesiz Giray Bulak’ın takımıdır. Üstelik Bulak, bu takımı, hiç de yıllar yılı bir şekilde oluşan kibirli, hep üstünlük vurgulu halini yitirmiş, formsuz, moralsiz ve çözümsüzlüğe kilitlenmiş bir halde iken alıp, yeni baştan ve yeni bir biçimde yarattı.Bütün takımın inandığı ve oyuncuların kendini sürekli olarak aşmasını gerektirmeyen bir oyun yapısı, akıllı, olgun ve sonuç üreten bir takım karakterinin temelini oluşturdu... Bulak’ın takımı, Manisa’da en sevilen oyuncularının en candan alkışlandığı takım oldu. Tribünler Bulak’ı henüz hiç çağırmadılarsa bu, kendini değil takımını yücelten bir antrenör olmasının doğal sonucu. Bravo Bulak’a!Maça Kayserililer daha tempolu girdiler ve Kemal’i soldan Mehmet Topuz’un da sağdan girişkenlikleriyle pozisyonlar da yakaladılar ama oyun daha sonra dengeli bir hale geldi. Vestel Manisaspor’un esas olarak 3 +1 kişilik bir hücum takımı vardı ve Manisalılar rakip sahaya geçer geçmez Zelenka, Metin ve Holosko’ya; Kamber, Ragıp, Mendez, Tayfun ve Kemal ile yakından adam markajı gönderip Vestel’in çabuk hücum etmesine ket vurdular. Bulak’ın temel arzusu, son 15-20 dakikaya diri girmek olduğundan Kayseri’nin 70’lere kadar nasıl oynayacağı önemliydi. Çok adamla bol sprintli baskın atak yapmaya iyi çalışmış olan Kayseri, 3. bölgenin önüne kadar gayet sükseli gelmesine rağmen çok dikkatli oynayan savunmaya temas eder etmez yok oldular.Sonrası hep Bulak’ın istediği gibi oynandı... Geriye de ileriye de pek lakayt giden-gitmeyen Hakan Balta’ya sinir olmaya başlayan taraftarlar, Hakan’ın 75’ten sonra kale önünde nasıl pozisyona girdiğini bile anlamadan Hakan iki yüzde yüzlük kaçırdı, daha zor olan üçüncüsünü attı. Vestel artık neredeyse işi bitirdi.