Böyle gitmez
Haberin Devamı ›
Bir kadrodan birçok büyük takım çıkmıyor. Her farklı Galatasaraylı kadrosuna, Sarı-Kırmızılılar aynı şekilde gönül vermiyor, güvenmiyor. Her maçta 3’er 4’er oyuncunun değiştirilmesi takım bütünlüğünü olumlu mu olumsuz mu etkileyecek? Göreceğiz. Futbolun sallantılı olduğu yerde, takım da sallanmaya başlayacaktır.
İlk yarı iki takımın da son derece yavaş oynadığı bir futbol vardı. Bouzid’in, Yusuf’u adam adama takip etmesi anlaşılabilirdi. Buna karşın Denizlispor’da Cesar’ın, Arda’ya yaptığı markaj, Horozlar’ı 1 kişi eksik bıraktı. Galatasaray’ın temposuz oyunu sayesinde Yusuf, Gökhan ve Serhat savunmaya katkı yapmadığı halde 6 kişiyle Denizli, gayet yeterli bir defans yaptı.
Galatasaray’da en önemli sorun, orta sahanın hücum organizasyonu yapamamasıydı. Ne zaman Hasan Şaş hücuma katıldıysa, o zaman ceza sahasına doğru dürüst top sokabildiler. Arda da diğer maçlardaki gibi bir tek duran topu iyi kullanamayınca, yaratıcılığı bulunmayan takımların bile yakalayabileceği fırsatlardan yoksun kaldılar.
Denizlispor, 2. yarıya sanki hücumu da düşünerek girdi. Presi rakip sahada başlatmayı istedi. Ancak beraberlikten sonra oyun ilk yarıdaki dengelerine döndü. Hiç katkı yapmayan Gökhan’ın çıkmasından sonra, hücumcuları da kalmadı. Katı savunma Denizlispor’un taktiği iken, Galatasaray’ın çalışılmış hiçbir taktiği yokmuş gibiydi. Kalli’nin, Hasan’ı ileriye iten değişikliği son 10 dakikada oldu.
İki şey söylenmeli. 1. Galatasaray’ın kazanıcılık karakterinde eksiklikler var. Kritik dakikalarda umursamazca davranışlar dikkat çekiyor. 2. Arda’nın ipiyle kuyuya inilmez. Oyunun liderliğini taşıyamıyor.