Arama

Popüler aramalar

Pascal Quaresma!

Haberin Devamı

Perşembe günkü Rapid Wien maçının 26. dakikası, aslında pazar günü Avni Aker Stadı’nda oynanacak Trabzonspor-Beşiktaş karşılaşması hakkında bir ön bilgi vermişti bize... Quaresma’nın sakatlanarak çıkmasının ardından Siyah-Beyazlılar yaklaşık 25 dakika kendine gelememiş, tartıya konduğunda yarısı kadar etmeyecek Rapid’e karşı ‘Quaresmasız’ neler yapılması gerektiğinin kararını uzun süre verememişti. Bu durum, bir takım için belki de en büyük tehlike... Yani ‘bir adama’ bağlı kalmak, ‘bir adama’ bağlı oynamak... (Şimdi ‘Fenerbahçe’deki Alex problemi de aynı değil mi’ diyenler ve yazdığımız Alex yazılarına gönderme yapanlar olacaktır. Fakat iki olay arasında dağlar kadar fark var. Bu ayrı bir yazı konusu...)

Üstelik Quaresma’nın Beşiktaş’a verdiği en büyük değer, bana göre futbol yetenekleri de değil. Quaresma, ruhundaki ‘anarşizmi’ ‘isyanı’ ‘yenilgiyi kabullenmeme dürtüsü’nü ve ‘kaybetmemek için ne gerekiyorsa yapmalısın’ mantalitesini katarak büyüyordu Beşiktaş’ta... Herkes durduğunda o çılgınca koşular yapıyor, onun koştuğunu gören takım arkadaşları da kendini koşmak zorunda hissediyordu. Hırsı, futboluyla o kadar orantılı ilerliyordu ki, yeşil zemine konan bir ‘martı’yı ikinci hamleye gerek kalmadan kelepçeliyor ve saha dışındaki ‘martıdan korkan görevli’ye teslim ederken, hem Schuster’e hem takım arkadaşlarına hem de İnönü’deki taraftarlara aynı mesajı veriyordu: “Kazanmak için vakit kaybetme...”

‘Quaresmasız’ Beşiktaş’ın Trabzon’da kazanmasının mümkün olmadığını, maçtan bir gün önce gazetedeki arkadaşlarımla paylaşmıştım. Çünkü Quaresma bu takım için sadece ‘bir büyük futbolcu’ değil, aksine, bu kulübün en büyük taraftar grubunun armasına dahi kazınan ‘o isyankâr ruh’un temsilcisidir.

Tıpkı Pascal Nouma gibi... Bir gün, “Herkes gol atıyor, sen de gol attın, fakat seni neden bu kadar çok seviyorlar” diye sormuşlardı Pascal’a...

“Çünkü” demiş, elini sol göğsünün üzerine götürüp aynen şu cevabı vermişti: “Benim kalbim var, benim yüreğim var...”

Pascal Nouma ile Ricardo Quaresma’nın Beşiktaş’a getirdiği, verdiği ve bundan sonra vereceği şeyler aslında üç aşağı beş yukarı aynı...

Şundan emin olabilirsiniz ki; bundan 10 yıl sonra da Quaresma bu ülkeye gelecek, İnönü’de maç izleyecek ve şu an tıpkı Pascal’a duyulan sevgi gibi, bu takımın artık ‘unutulmaz isimleri’ arasına girecek. Çünkü birinin adı Quaresma diğerinin ise Pascal ve aslına bakarsanız aralarındaki tek fark da belki de sadece bu!