MENÜ

Beşiktaş'taki tehlike

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Maçtan günler önce konuştu Beşiktaş Başkanı Fikret Orman...

“Yeni bir MHK göreve geldi. MHK ile alâkalı olarak ‘biz iyi niyetliyiz ve takip edeceğiz’ demiştik. Yapılan tüm atamaları, sadece bizim maçımız değil, tüm atamaları yakından takip ediyoruz. Ben ve arkadaşlarımızın tecrübesi bu atamaların alt satırını okuyabilecek yeterlilikte. Umarım düşüncelerimde yanılırım. Atama yapılmış ve Fırat Aydınus tecrübesi belli olan bir hakem. Bir tek ben Beşiktaş maçıyla alâkalı konuşmak istemiyorum. Bunun arkasındaki niyet, umut ediyorum benim okuduğum niyetler değildir.”

Başkan; Fırat Aydınus ve Barış Şimşek (Fenerbahçe-Bursaspor) atamalarından rahatsızlık duyuyordu. Çünkü Trabzon bölgesi hakemi olan Barış Şimşek yıllar sonra Fenerbahçe’nin maçına veriliyordu.
Maçlar oynandı.

Hakem yorumcumuz Serdar Tatlı; Barış Şimşek ile ilgili şu yorumu yaptı: “Serdar’ın Uygar’a yaptığı müdahale, penaltıydı. Dany atılmalıydı.”
Tatlı’nın Fırat Aydınus hakkındaki yorumu da şöyle: “Gomez’in dirseği ile Skulason’un elmacık kemiğine darbesinin karşılığı, Dünya’nın hiçbir yerinde sarı kart olmaz. Yüzde 100 kırmızı olmalıydı. Hakem, saha içinde saldırgan hareketleri olan oyuncuları mutlaka cezalandırmalıdır. Cenk Tosun’un Ahmet Çalık’ın üzerine saldırdığı pozisyonda, Aydınus bir takım arkadaşı gibi davrandı.”

Bu hafta böyle denk geldi; önümüzdeki hafta tam tersi de olabilir. Baksanıza; Dünya’nın en iyi birkaç hakemi arasında yer alan Cüneyt Çakır’ın Türkiye’de her maçı tartışılıyor. Diğerlerinin vay haline... Hakemlerimiz süper değil, futbolcularımız centilmen değil, yöneticilerimiz iyi niyetli değil!
Hâl böyleyken; mükemmel bir tablonun ortaya çıkması mümkün mü? Elbette değil!

Sorun şu: Yıllardır bu yönetim profili kazanıyor! Doğal olarak da yönetenler her daim kazanmak için aynı yolu izliyor. Aziz Yıldırım da böyle yaptı ve kazandı bir zamanlar... Adnan Polat da, Ünal Aysal da... Serdar Bilgili de, Yıldırım Demirören de... Sadri Şener de, İbrahim Hacıosmanoğlu da...

Soru ise şu...
Önünde Fenerbahçe derbisi var. Kazanman halinde lider olacağın bir maç bu... 2 sezondur derbi kazanamıyorsun üstelik. Buna rağmen Mario Gomez ayarındaki bir profesyonel basıyor rakibine dirseği... Tolga tecrübesindeki bir kaleci, adam kovalıyor maçtan sonra... Cenk’i Aydınus itiyor, kavga etmesin diye... Ersan Gülüm, gözü patlamış adamın üzerine yürüyor tedavi için dışarıya çıkarken...
Hakem atsa seni, ne diyeceksin savunmanda? Bu gerilim neden?

Ve tüm bunların, disiplini ile tanınan Şenol Güneş’in takımında yaşanması ilginç... Bu gerilimi bir an önce bitirmeli Şenol hoca...
Bu gerilim, Beşiktaş’ı bitirmeden.

YORUM YAZ