MENÜ

Taksim'deydim...

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

En sevdiklerimle...

Ölüm acılarını yaşamaktansa ölmeyi tercih edeceklerimle...
Defalarca, aynı sokaklarda.

Evet, dün değil ama defalarca Taksim’de, dün ağladığımız sokaklardaydım, yüz binlercemiz gibi. Uzakta olunca bazı şeylerin başımıza gelme ihtimalini daha düşük gördüğümüz gerçeği bir daha tokat gibi çarptı yüzümüze. Orada olabilirdik!

Şimdi bu olaylar olmamış gibi aynen devam etmek de, sürekli ne olduğunu ve olabileceğini düşünüp hayatı zindan etmek de mümkün değil.

Şükredebileceğimiz çok şeyin olduğu bir toprakta yaşıyoruz ama coğrafyasıyla olmayınca kimyasıyla bu kadar uğraşılan başka bir memleket de yoktur.

Artık amasız, fakatsız cümleleri, çapsız siyaset ve muhalefeti memleket sevdalıları bir kenara bırakmalı. Kişi, parti ayrımı bitmiştir. En cahilimiz ile en kalifiye insanımızın, en zengin ile fakirin riskleri eşitlenmiştir.

Ötekileştirmeden, insanca yaşamak için insanca tartışarak, konuşurken ve dinlerken yutkunarak çözmeliyiz meselemizi.

Yoksa... Bu işin yoksası yok!

Böyle günlerde gerçekten konsantre olamadığımız, işimiz gereği mecburiyetten baktığımız, havasına asla giremediğimiz maçı da bu seferlik biraz es geçiyorum. Trabzonspor ile Sivasspor defalarca oynadı, yine oynar. Skorları unutabiliyoruz ama acılar yüreğimize kazınıyor.

Hayatta, yemekten, içmekten, eğlenmekten, maçtan ve hatta para kazanmaktan bile keyif almak için huzur şart.

O huzura ermek dileğiyle...

YORUM YAZ