MENÜ

Sel gitti kum kaldı!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Aslında bu veriler Trabzonspor’u nelerin beklediğini gözler önüne seriyordu. Neredeyse basınla her randevusu manşetleri süsledi... Belki İstanbul’daki 3 büyükten birinin başında olsaydı sözleri günlerce konuşulurdu. Genelde açıklamaları ağır geldi, doğruyu yumuşatmadan yüzümüze söyleyen herkese yaptığımız gibi dışladık, kızdık ona. Çok azında hak verdik, “Bravo” dedik. Antrenmanlarda, maçlardakinden daha heyecanlıydı. Onun gazabına uğramayan kalmadı 7 ayda... Onunla sevinenler de oldu... Ufukhan ilk kez onunla ilk 11 heyecanı yaşadı, Gökdeniz’i cezası biter bitmez kazandı. Ferhat, Tayfun, Erdinç, Stepanov, Hasan ve Adem’e çok kritik sınavlarda şans tanıyıp özgüven aşıladı. Türk insanı unutkandır diye bir klişe laf vardır belki ama Trabzonlular’ın ve Trabzonsporlular’ın Halilhodziç’in beyanatlarını hep hatırlaması da şarttır. Ne mi demişti Halilhodziç... “Bu takımda her istediğini yapmaya alışmış futbolcular var. Disiplin onlara göre değil” demişti, “Avni Aker’e çıkmak istemeyen futbolcularım var” sözüyle hem oyuncusuna hem tribüne mesaj göndermişti. “Sahada yorulanlar, paralarını almak için bankaya giderken hiç yorulmuyorlar” dedi, belki de en ağır sözlerinden birini sarfetti. “İstanbul takımlarıyla arada ciddi farklar var. Şampiyonluk için 2 yol izlenebilir. Biri çok parayla yıldızlar, diğeri altyapısı önceden hazırlanmış başarılar” demişti, kalsaydı hangi yol izlenecekti? Bu sorular çoğaltılır, her türlü yorumlar yapılır... Sonuçta Türkiye’den ve Trabzon’dan Vahid Halilhodziç geçti, çok iz ve düşünülmesi gereken mesajlar bıraktı. Belki o Trabzonspor için bir şanstı. Daha önce görev yapan sayısız teknik adamın aksine herkesin bilip yutkunduğu şeyleri eveleyip gevelemeden söyledi. Aile baskısına yenik düşen Boşnak hocanın bu sözleri izlenecek yol haritasında mutlaka göz önünde bulundurulmalı. Çünkü, “Hep onunla devam etmek istedik, kendisine güvendik” diyorsanız, sözlerine de inanıyorsunuz demektir.

YORUM YAZ