Arama

Popüler aramalar

Nevzat Aydın'ı anlamak

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Değişik bir figür olduğu kesin. Ancak bu da zaten onu iş dünyasında çok değişik bir konuma taşımış, başarılı kılmış. Karadeniz pratik zekasının bir ürünü olarak... Bazen agresif çıkışları var, doğru. Ancak genelde eğlenceli. Kulüp içinde bile birilerini rahatsız ediyor, kesin. Fakat maddi-manevi şu süreçte çok uğraştı. İzleme-araştırma projesinde büyük etkisi oldu başkana. Bu proje ve devamı tutmazsa zaten sportif başarısızlık kralını bile yer, biliyoruz. O nedenle en azından biraz ‘değişikliğe’ tahammülden zarar gelmez sanki.

Altyapıda hayaller-gerçekler

Biraz üzerine gidince, kampa oyuncuları çağırınca, laf olarak, “Altyapı olmazsa olmazımız” denilince herkes aynı sezonda 4-5 futbolcu gelecek, A Takım’a girecek zannediyor.
Bu, işin doğasına da, kimyasına da, matematiğine, yani ekonomisine de aykırı.

Bu, bir zaman işi. Bu, bir strateji, planlama işi. Ve en önemlisi bu, yönetimlere, teknik adamlara göre değişecek değil, kurumsal bir iş! Çıkmaz mı, çıkar elbette 1-2 sürpriz bulursunuz. Önemsiz mi, aksine çok önemli. Özellikle Trabzon gibi, devlerle yarışıp ekonomik geliri o devlerin 4’te 1’i olan kulüpler için. Ancak ütopyayı bile aşan beklentiler sadece hayalleri kırar, planlamayı bozar.

Başkan çıtayı alçaltamaz

NTV’deki yayında Başkan Usta’nın birbirinden ihtilaflı-sıkıntılı konuları çok net şekilde masaya koyması, kişilerle kurumları ayırması, hakkını savunan ama düşmanlık tohumları ekmeyen açıklamaları ciddi takdir topladı. Reytinginin çok yüksek olacağını bildiği bir programa sakladığı ‘müjde’ ve ‘haberler’ de Usta işiydi.
Başkan seviyeyi buraya koyduktan sonra artık düşüremez.
Yani bundan sonra günü kurtarma açıklamaları yapamaz.
Yani bundan sonra ezeli rakipler üzerinden yürüyemez.
Yani bundan sonra muamma dolu, netlikten uzak şeyler söyleyemez.
Yeni bir tarz koydu koltuğa, onu o koltuktan indirip başka bir kimlik sergileyemez.

Zeki Yavru’ya yapılanlar...

Halilhodziç’in Karabük’te sol beke, sonra orta sahaya, yani oynamaması gereken her yere alıp, kendisi üzerinden Başkan Hacıosmanoğlu’na mesaj verme isteğiyle başladı birçok şey. Zaten Trabzon’un uşağı olarak kolay dokunulanlar arasındaydı Zeki, daha çok dayak yedi. Sonra kah oynadı, bazen oturdu. En son gitti Kayseri’ye, çok iyi bir sezon geçirdi. ‘Dön’ dediler, geldi. İyi bir kamp ve fena sayılmayacak bir başlangıç. Üstelik her gün ‘sağ bek aranıyor’ haberlerine, bunun yönetim tarafından açık açık doğrulanmasına rağmen. Zor bir psikoloji. Yetmezmiş gibi bir de Başkan Usta, o yayında net şekilde Zeki’yi taca attı. Bu kadar yıpratmamak lazım sanki.

Akyazı, Vodafone Arena olur mu?

Daha önce de bu soruyu çok sordum biliyorum. Ancak ne o stadı doldurması beklenen taraftarın, ne o statta oynayacak futbolcunun, ne de o stattan beklentisi olan yönetimin bu soruya net bir yanıtı var. Ben kendimce yanıtlayayım...
Eğer takımın enerjisi taraftara geçerse, taraftar sahada kendisi kadar terleyen, kaybedince dertlenen bir takım görürse Akyazı coşar...
Eğer ‘şampiyonluk’ tek hedef olarak baskı unsuru yapılmaz ve sezon sonuna kadar her türlü yarışın içinde kalınırsa son haftaya kadar dolar...
Eğer yönetim -localar dışında- kendi kentinin ekonomik gerçeklerini göz önünde bulundurarak bir fiyatlama politikası uygularsa insanlar elini cebine atar.
Aksi halde yeni stat yeni atmosfer mevzusu söylemden öteye ‘büyük’ maçlar dışında zor ilerler.