Arama

Popüler aramalar

'Büyük' mü gerçekten?

Abone OlGoogle News

11 kişiyle oynanan, milyonları peşinden koşturan oyunu kişiselleştirmemek, ancak ‘kişi’ bu sayılanların önüne geçiyorsa tabloya bakmak gerekir.

Vatandaş olacak süreyi geçen ama mülakatı ‘angarya’ görüp sonra da kendince ‘marşlı’ mesajlar gönderen, kolbastıyı ve ‘damar’ yapmayı da öğrenen yıldıza bir bakalım...

Haberin Devamı

Önce saha içi; 203 maç 34 gol 73 asist. İlkinin ortalaması 0.16 (6 maçta 1 gol), ikincisinin 0.35 (3 maçta 1 asist). Kendisinin Trabzonspor’da bulunduğu dönemlerde diğer devlerin ‘büyük’ futbolcularının verilerini vermiyorum ki, moral bozmayalım!

Hangi takımın yıldızıydı!
Kurtardığı (Yıllar önce İstanbul’daki Galatasaray maçında hatırı sayılır katkısı vardı) lig ve Avrupa’da ‘büyük’ maçı hatırlayan hatırlatsın.

Yıldız olduğu dönemi ise ben hatırlatayım; Fatih Tekke, Gökdeniz, Szymkowiak ve Mehmet Yılmazlı, yani bol yıldızlı Trabzonspor.

Avrupa’da 2 kez kızardı, herkesin yüzünü kızarttı. Biri Anorthosis, diğeri Galati. Trabzonspor iki ‘sıra dışı’ rakibe de elendi.

Az daha sahada kalalım... Bu kez yakına, yöneticilerinin bile, “Ağrım var diyorsa inanmak zorundayız” diyerek şüpheyle yaklaştıkları geçen sezona uzanalım. ‘Büyük’ maçlarda hep sakattı ‘büyük’ topçu. Artık ‘euro’ mu, adale çekmesi mi dersiniz, siz bilirsiniz. Hani tam da o sıralar Araplar istemiş, o da “Her şey ailem için” demişti...

Haberin Devamı

Geniş aile... Süper dizi. Ama onunkisi dizi değil film gibi.

Bir öneri, madem aile genişti, keşke 15 dakika değil de daha fazla gösterebilseydi yeteneklerini... O zaman dernek bile kurabilirdi. Ha bir de niye kimse onu keşfedemedi ya da etti de transfer etmedi. Ya Avrupalılar işi bilmiyor ya da onunla ilgili çok şey öğrendi!

Bodrum ‘sakat’ yerdir
Çıkmak istemiyorum saha dışına ama kaptan ya bakmak lazım dışarıya da...

Ki Trabzonspor’un her kaptanının hayatı ‘didik didik’ edildi, herkes kendine göre eleştirdi. Ama bunlar kişiye değil herkese ‘falso’ değil mi!

Meşhur geceleri, yöneticileri de, hocaları da, mekan sahipleri de biliyor...

Hatta telefonu kaybolduğunda, “Oh be tüm telefonlar silinmiştir” diyen idarecileri de ben biliyorum...

Çıkmışken saha dışına devam edelim.. Sakat gitmiş Bodrum’a... Gitmesin, gezmesin, sosyalleşmesin demem, diyeni sevmem. Futbolcu herkesten çok sosyal olmalı ki, konuşmayı bilsin, adam gibi cevap ve tepki versin.

Ama bir de kıymet bilsin, kendine dikkat etsin, sorumluluk taşısın, sonra istediği yere taşınsın...

Son sözüm taraftara...
Tayfun’u yuhlayan, Barış’a kızıp aynısını yapana gülen, Ergin’i kaçıran, artık benim için sadece sözde futbolcu fabrikası olan PAF’tan oyuncu oynatılamamasında rol oynayan... Hepiniz ayıp ediyorsunuz.

Trabzonspor’a sahada ‘yürekli’, saha dışında ise ‘adam’ lazım.

61’i veren, kaptanlığı emanet edip, tavanı ona gösterenlerin de bir daha düşünme zamanı gelmiştir, belki de geçmiştir...

Not: Durum ‘düşene vurmak’ değil, tekrarı detaylandırmak. Yattara, yarın sahada ter döker, eskiye döner, saha dışında kaptanlığa ve kendini ailesinin ferdi gibi seven insanlara layık olursa ilk alkışlayan olma sözümüz senettir...

Haberin Devamı