MENÜ

Bu kadarı da can ‘sıkıcı'!

Abone Ol Google News

Ünal hoca ne zaman ki, “Sıkıcı futbol oynayacağız” dedi bu cümle adeta öncelikle kendi futbolcuları için bir mazeret oldu. Coşkularını, heyecanlarını, kaçanı kovalama reaksiyonlarını yitirmiş gibi azla yetinen ‘ekstradan’ uzak duran bir futbolcu topluluğu ortaya çıktı iki maçtır. Öne geçince skoru korumak adına farka gitmeyi es geçen, arkasına yaslanmayı seçen ve bunu da layıkıyla yapamayan Trabzonspor’da oyunun her bölümünde en az 2-3 oyuncu kayıplara karışıyor ‘gizli futbolcu’ olarak oynuyor. Haliyle ne bir sistemden ne bir alışkanlıktan bahsedemiyoruz durum böyle olunca. Zira sıkıcılık ya da sıkıcı oyun bile bir sistemtaktik içerir ki, bundan çok bağımsız oynuyor Trabzonspor. Bu kadar dağınıklığın altında Trabzonspor forması olmasa ve rakipler biraz daha cesur davranmayı seçse hiç kuşku yok ki Bordo-Mavililer’in ‘sıkıcı’ süreçteki işi çok daha zor olur.

Haberin Devamı

Gecenin sorusu

Trabzonspor’un sıkıcı oynamak için geçerli mazeretleri var ama kaçan puanların telafisi o mazeretler ortadan kalktığında nasıl telafi edilecek acaba?

Haberin Devamı

Maçın starı

Bu bölümü değiştirmeye, yeniden yazmaya gerek kalmadı artık. Çünkü Trabzonspor kalecisi Uğurcan her hafta oyuna yaptığı kurtarışlarla damga vuruyor, tıpkı dün olduğu gibi.

Maçın olayı

Rıza Çalımbay, çok kritik bir anda değişiklik yaparak hücumdaki üretkenliği artırmak adına Fernando’yu oyuna soktu ve o da şık gol vuruşuyla pamuk ipliğine bağlı maça takımını ortak etti.

Kısa mesaj

Tekrara girecek cümlelerimizden birini daha kuruyoruz malesef: Tamam takımda eksikler var ama sahaya çıkan Trabzonspor’un mevcut kadrosu üstündeki rakiplerinden çok mu yetersiz?

YORUM YAZ