Arama

Popüler aramalar

Bir Trabzon klasiği

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Hepsi teknik açıdan birer mazeret olarak sunulabilir. Ancak bu işin bir de diğer boyutu var. Bu kadar isteksiz, bu kadar gönülsüz ve dağınık olmak, konsantresi sıfır mücadele etmek için ne gibi bir mazeret olur ki!

Kötü gününde olmakla bile tarif edilemezdi Trabzonspor’un Ordu performansı. İşin kötüsü bu tablonun neredeyse bir Trabzonspor klasiğine dönüyor olması. Şöyle bir düşününce böyle yorumları kaç kez yaptım diye sayısını dahi hatırlayamadım. Bordo-Mavililer, maç seçme işini abarttı. Ancak şu bir gerçek ki, tüm derbileri kazanamamış olmak da bir yana, ligde varolmak için bu tip ‘sıradan’ görülen maçların da aynı havada oynanması şart. Aksi halde işte bu şekilde geçen sezonun kilometrelerce uzağında bir tablo ortaya çıkar. Takım Avrupa yorgunluğu mazeretinden de uzaklaştığına göre nedir bu hava peki! Bu soruyu tabi taraftarlara, siz okuyuculara sormuyoruz. Sorumuzun muhatabı önce Trabzonsporlu futbolcular, sonra da takımın liderleridir.

Karamsar tabloya rağmen aslında sevindirici, umut verici bir durumun olduğunu da söylemek lazım! O da Trabzonsporlu futbolcuların sevdiği yemeğe geçilecek olması, yani Bordo-Mavililer’in iştahının kabaracağı! Süper Final’de çok iyi bir Trabzonspor izleyeceğimizin garantisini vermek mümkün. Maç seçen Trabzonspor’un Süper Final’de Avrupa biletini alabilmek için gerekli performans farkını ortaya koyacağı kesin. Tabi ki Trabzonsporlu futbolcular yeni bir alışkanlığa kapılmazsa!

Trabzonspor’un bu kadar kötü oyunundan bahsederken galibiyeti kaçıran Orduspor’u da kutlamadan geçmek olmaz. Cuper biraz daha erken gelse bu takım kesinlikle çok daha farklı bir noktada, Play-Off hattında olabilirdi. Orduspor’un ve Ordu’nun bu şansı iyi değerlendirmesi gerekiyor.