MENÜ

Merhaba futbol!

Abone Ol Google News

Yepyeni bir sezon, "yepyeni" heyecanlar, keyifler, hüzünler yeni transferler, eskimeyen tartışmalar ve gerginliklerle başlıyor.

Haberin Devamı

Her ne kadar Galatasaray’ın ezeli rakiplerine transfer çalımı atarak geçici bir küslük yaşıyor olsalar da, yine TFF’nin 1959 öncesi şampiyonlukları için bir komisyon kurma kararı bazı kulüplerin kimyasını bozsa da, yeni sezona TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi’nin  -görev süresi içerisinde en başarılı işi bence - Süper Ligi’n isim sponsorluğu için  13 yıl aradan sonra tekrar özel sektörü futbolun içine getirmesi oldu.

Trendyol’un bu tarihi sponsorluğu ‘mali kıskaç’ içerisinde  ki kulüplerimizin yüzlerini güldürdü.

Ve Büyükekşi’nin Hükümet nezdinde yaptığı girişimler ile  kulüplere can suyu olacak amatör branşlara stopaj desteği de Kulüplerimize moral oldu.

Ve sezona tarihimizde ki en flaş transferlerle gireceğiz. Üst düzey futbolcular bu sezon ülkemizde forma giyecek.

Sevgili Uğur Meleke’nin tabiriyle ‘kıran kırana bir lig’ bizleri bekliyor.

Öte yandan içeride kıran kırana rekabete girecek takımlarımızın uluslararası arena da birbirlerinin puanlarına ihtiyaç duyacakları bir dayanışma dönemindeyiz.

Haberin Devamı

Ön elemelerden kurtulmanın yolu sadece taraftarı olduğumuz  takımın değil diğer takımlarımızın da alacağı puanlara bağlı. 

Belki bir çok fanatik taraftar rakiplerinin yenilmesini arzu etse de içten içe başarılı olmasını isteyeceği bir dönem olacağını düşünüyorum. Hangi taraftar takımının Temmuz ayında ve ön eleme maçları ile başlamasını  ister ki?

Rekabet güzel de ya futbolun eğlencesi n’olacak, hiç mi keyif almayacağız 2 efsane golcü Icardi ile Dzeko’nun rekabetinden?

Kayıkçı’nın mı Filozof’un mu felsefesi…

Her sezona girerken kaleme aldığım "merhaba futbol" yazımda ki gibi:

Bir filozof fırtınalı bir havada karşı kıyıya geçmek için kayıkçının küçük sandalına biner ve aralarında şöyle bir konuşma geçer:

Filozof: Tarih hakkında hiçbir şey biliyor musun?

Kayıkçı: Hayır!

Filozof: O zaman ömrünün yarısını boşa geçirmişsin. Peki, hiç matematik öğrendin mi?

Kayıkçı: Hayır!

Filozof: O zaman ömrünün yarısından çoğunu ziyan etmişsin.

Tam bu anda büyük bir dalga sandalı devirir, filozof ve kayıkçı suya düşerler.

Kayıkçı: Peki sen yüzme biliyor musun?

Filozof: Hayır!

Kayıkçı: O zaman sen ömrünün tamamını boşa geçirmişsin.

Kıssadan hisse, hayatı anlamlandırmaya çalışırken bazı temel şeyleri ıskalamamak ve hayatın değerini bilmek gerekir.

Taktik direktörlük yapacağız!

2023-24  futbol sezonu başlıyor. Hepimiz futbol yorumcusu olarak teknik, taktik direktörlük yapacağız.

Evde, sokakta kahvede, hakem, hoca, yönetici kararlarına, futbolculara dair açılımlar getireceğiz:

"Hoca 3-5-2'de neden ısrar etti anlamadım. Adamın futbol felsefesi yanlış. İşin matematiğini bilmiyor, Dön 4-4-2'ye, çıkar şunu, al sağ tarafa fuleli, driplingci filancayı, besle tandemi... Ah biraz tarih bilseler, bak 80'de şu maçta ne olmuştu. Vizyon yok bunlarda... halbuki dünya futbolunda... "

Çok iddialıyız ve "İddia" oynuyoruz ya. İşin ucunda para kazanmak da var artık, bilmediğimiz lig, bilmediğimiz takım kalmadı, neredeyse dünya çapında oynanan tüm maçlar hakkında yorum yapabilecek durumdayız!

Haberin Devamı

Hal böyle iken önümüzdeki 10 ay boyunca futbolun felsefesi, tarihi, matematiği havada uçuşacak.

Iskalamamak için…

Sonra ligler bitecek, dönüp arkaya baktığımızda, o tartışmalardan geriye hiçbir şey kalmamış olacak. Sadece "bu lig güzel geçti mi, kimin maçından, oyunundan, yönetiminden zevk aldım?" diye düşüneceğiz.

O sezonun sonunda, o anları yaşamış olmamın hazzı, eğlendiğimiz, coştuğumuz, güldüğümüz, ağladığımız, kızdığımız zamanlar, kısaca duygularımız ve duyumsadıklarımız bir hoş seda olarak kalacak.

Üçün beşin ikinin, matematiğin, felsefenin hesabını yapmadan, gönül verdiğiniz renklerin, sevgilinin seyir zevki ile hayatımızın bir eğlencesi olarak gördüğümüzde bir şeyleri ıskalamamış olacağız.

Şu ölümlü dünyada futbolu anlamlandırmaya çalışmaktan daha çok, futbolu hayatı yaşar gibi güler yüzle yaşamak bizi mutlu kılacak.

Kayıkçının denize düşen filozofa dediği gibi, "ömrümüzün tamamını boşa geçirmemek" için, futbolu sadece futbol olarak, bu "basit" zevkleri ile yaşayacağımız sürprizlerle dolu bir sezon diliyorum.

Merhaba futbol!

Sağol!

YORUM YAZ