Mourinho hala gitmiyor mu?
Maçı oynamaya bırak, daha maç günü bile gelmeden Mourinho’nun yönetime yönelik salvoları, olacakların adeta fragmanı gibiydi.
Haberin Devamı ›
İlk karşılaşmaya göre Duran-Talisca ve İrfan Can-Livakovic değişiklikleriyle sahaya çıkıldı. Son yıllarda denk gelebilecek en iyi Benfica ile eşleşmiş olsak da, bu turlarda nasıl oynadıklarını ve iç sahada taraftar desteğiyle nasıl baskı kurduklarını çok iyi biliyoruz.
Maç da tam bu beklentilerle başladı. Henüz 3. dakikada Amrabat’ın kaybettiği topta Livakovic, yüzde yüzlük bir pozisyonu kurtardı. Oyunu daha çok kendi sahasında kabul eden Fenerbahçe, Benfica’nın baskısını sineye çekti. Henüz 10 dakika geçmemişti ki, Benfica, Rebic ile sol kanadımızı zorlamaya başladı. Kazandıkları ilk kornerde Pavlidis’in golüyle öne geçtiler ama gol VAR’dan döndü.
Baskısını sürdüren Benfica, etkili kullandığı bir duran topta bir gol daha buldu ama bu kez de faul gerekçesiyle iptal edildi. Üst üste iptal edilen goller, Fenerbahçe’yi kendine getirmedi, aksine oyun aynı şekilde devam etti. Orta saha tamamen Portekiz ekibinin kontrolündeydi; hücuma çok nadir çıkabiliyor, duran toplardan hiçbir verim alınamıyordu.
Haberin Devamı ›
Bu yoğun baskı ve iptal edilen gollerin ardından Fenerbahçe’nin kaderi adım adım çizildi. Belki de iki aydır kadroya katılmak için görüşülen, ancak Nice maçında kısa süre oynadığı için transferi gerçekleşemeyen Kerem, Benfica’yı öne geçirdi. Tam anlamıyla Fenerbahçe’ye özgü bir transfer hikayesi. Her yaptığıyla eleştirilen yönetim, bu transferi de kimseye kaptırmadı...
İkinci yarıya İsmail-Amrabat değişikliğiyle başlayan Fenerbahçe’de oyun olarak hiçbir şey değişmedi. Yine baskı yedi, hücumda çoğalamadı. Biz nasıl izlediysek, Mourinho da maçı stadın en güzel yerinden izledi.
Koca maç boyunca Fenerbahçe anlamsız bir alan savunması yaptı. Oyuna Oğuz Aydın ve John Duran’ın girmesiyle temsilcimiz nihayet rakip sahada biraz etkili oldu; ancak bu baskı, kalıcı olamadı. Gece boyunca rezil bir performans sergileyen Fred ile Szymanski'nin bu dakikalara kadar oyunda kalması, akıl tutulmasından başka bir şey değil.
Mourinho’nun sakatlığı geçtiğinden beri can simidi olarak tutunduğu Talisca, üç dakikada gördüğü sarı kartlarla oyundan atıldı ve bu, Fenerbahçe için maçın kırılma anı oldu. Ligde attığı gollere kanarak Talisca’dan medet ummak, tam anlamıyla saçmalığın daniskasıydı. İlk günden son güne kadar hep söyledim, söylemeye de devam edeceğim: Talisca’nın transferi Fenerbahçe’ye ihanettir.
Fenerbahçe, bu Benfica'yı elerdi ama Mourinho istemedi! 2 maçta tek bir isabetli bir şut bile çekemedi.
Peki, Fenerbahçe bundan sonra ne yapmalı? Daha fazla ligde puan kaybetmeden ve Avrupa için planlama yapmadan önce, yeni bir teknik direktör bulup bu hatadan dönmeli...