MENÜ

Regulatör

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Ne rövanştı, ne de hesaplaşma ama her şeye rağmen psikolojik ağırlığı olan bir maçtı Fenerbahçe için... Hem Beşiktaş galibiyetinin güme gitmemesi, hem de deplasman fobisini kırma açısından.
Koskoca ilk yarıda insanın içini şişiren, ayva gibi kursakta takılan bir futbol vardı sahada... Gol yeme rekorları kıran Denizlispor karşısında ne varlık gösterebildi, ne de oyununu kabul ettirebildi Fenerbahçe.
Bu yarıda akıllarda kalan, Alex’in bir kaç cılız gol girişimi ile Volkan’ın 45 artı’da parmak ucuyla savuşturduğu Denizli tehlikesi vardı. Bir de Ümit Kayıhan’ın ‘parmak şovu’ ile oyuncularının hakeme sığınarak dozunu artırdığı yaptırımsız sertlikler. Belli ki Kayıhan da, hakemler de ‘yayıncı abi’lerine fazla güveniyordu.
İkinci yarıda göstergeler durağandan negatife dönmek üzereyken can alıcı değişiklik yapıldı. Deivid ve Emre değişikliği sırasında, yardımcı hakem işgüzarlığı ‘hükmen’ mağlup ilan edecekti az kalsın Fenerbahçe’yi... Deivid’i çekerek sahaya fırlatma girişimi sonuç verse, skor 3-0’a bağlanmıştı.
Deivid, bu takımın regulatörü, ruh ve beden ritminin düzenleyici ilacı, denge noktası. Emre ve o, sahadaki futbol zekasını anında sıçrattılar.
Emre’nin 3’lük füzesine şapka çıkarılır. Güiza’nın bomboş pozisyonunu ofsayt gerekçesiyle kesmek anlaşılır hata da, Deivid’in olağandışı golünü orta sahadan iptal edene ne demeli?
Yanlı ve zanlı yayın manüplasyonları ile mantığı ve vicdanı çökertilen hakemlerin durumu vahim. Yani Fenerbahçe lehine sonuç doğuracaksa düdük çal, bayrak çek. Aleyhine sonuç doğuracaksa tereddüt bile etmeden tam tersini yap. Yoksa bitirilirsin!

YORUM YAZ