Arama

Popüler aramalar

Ezeli rehavet

Haberin Devamı

Fenerbahçe-Galatasaray kupada bir kez daha eşleşti. İki kulüp açısından da, taraftarları açısından da mutluluk verici bir durum. Tabii futbol ve futbolseverler açısından da. Ayrıca iki kulübün kasası da dolacaktır bu karşılaşmalarda, gözümüz ve gönlümüz de. Ancak herkesin sorgulaması gereken garabet; statü saçmalığıydı; aynı gruptan çıkan iki takım, dünyanın neresinde birbiriyle eşleşir ki?
Neyse, Pazar günü ilk ayağı Kadıköy’de kutlanacak olan futbol bayramı öncesi, dönelim konumuza... Fenerbahçe taraftarındaki hava hiç de hoş ve sevimli değil. Maçı ciddiye alan sadece futbolcular ve yönetim, bir de azınlıktaki bilinçli taraftar. Bazıları kura çekildiğinden bu yana mahalle takımı ile gazozuna maç yapılacakmış gibi şımarık ve kibirli bir havadalar.
Bu burnu büyük ve tepeden bakan tavırlara, söylemlere bir dönemler en çok ateş püsküren Fenerbahçeliler’di. Ezeli rakibin yönetim ve taraftarlarının, biraz da aşağılama kokan küçümsemelerine nasıl ifrit olduklarını bilirim. Şimdi onlar aynı kulvara girdiler. Rakibi aşağılamak, kendini aşağılamaktır. Rakibi küçümsemek, kendini küçümsemektir. Rakibi ciddiye almamak, kendini ciddiye almamaktır. O’nun büyüklüğünü inkâr etmek, kendi takımının büyüklüğünü inkâr etmektir. Rekabeti rehavete çevirenlere, rakiplerin kalelerine pota asmaktan bahsedenlere, şımarık skor çığırtkanlarına, futbolun kendisi tarihi tokatlar atmıştır yakın geçmişte... Bunu en iyi bilenlerin, aynı saçmalığa balıklama dalmalarına ne demeli? Bu nasıl bir samimiyetsizlik ve ikiyüzlülük halidir. İşte kendi futbolcusunu yuhalatan ve ıslıklatan mantık da bunun üzerine kurulu. Bundan anlaşılıyor ki; Geçmişteki isyan meğer aslında o role özenmekten kaynaklanıyormuş. Yani aşağılamanın bizzat kendisine ve ahlâksızlığına değil, o tarafında değil de bu tarafında kalmaya itiraz. Taraftardaki bu lakayitlik ve alaycı yaklaşım takıma da yansırsa, şamar inmekte gecikmez. İslam Çupi’nin o meşhur yazısını hatırlatırım, hani 3-0’dan 4-3’e gelen meşhur maç sonrası kaleme aldığı...
Allah’tan Daum ve Zico’nun her fırsatta dile getirdikleri rakibe saygı felsefesi, her maçın ayrı bir maç olduğu gerçeği futbolcuların genlerine işlemeye başladı. Hangi futbolcularla oynarsa oynasın, hangi şartlarda çıkarsa çıksın, kaç eksiği olursa olsun, istatistikler ne derse desin, Galatasaray Galatasaray, Fenerbahçe de Fenerbahçe’dir! Gerisi de aymazlıktan, şımarıklıktan, ciddiyetsizlikten ve kibirden ibaret bir yığın saçmalık!
Ve ürküten soru; Fenerbahçe yenilirse, tribünleri işgal etmeye başlayan bu zihniyet neler yapar?

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü