Mumya

Haberin Devamı ›
İlk on birine bakınca gördük ki Beşiktaş’ın iskeleti yok! Organ bağışlasaydık daha iyiydi. Böbreksiz oynardık ama iskelet olmadan ayakta kalmamız zor. Takımı mumyalayıp çıktık sahaya ama oynamak ne mümkün! Bu sefer de elektrikler kesildi. Elektrik arızasını aradık. Dediler ki ‘kısmi kesinti!’. Kaldık mı jeneratöre... Aksilik işte. Başladı mı ardı arkası kesilmez.
Veli ve Atiba olmayınca ön libero da bir tek Necip var. Bilic’in sistemi değiştirmekten başka çaresi yoktu. 4-1-4-1 kaçınılmazdı. Necip’in tek başına göbeği doldurması da mümkün değil. Oyunun kontrolü doğal olarak Tottenham’daydı. Maç Beşiktaş’ın sahasında oynanıyordu.
Gökhan’ın katkısı azdı
Kartal, kendi sahasında kontratak mahkumuydu. Kerim’le Sosa’nın insiyatif alıp topun Beşiktaş’ta kalmasını sağlamaları lazımdı. Gol yemeden bu tek kale oyuna dayanmak zordu. Olcay, kendine pozisyon yaratıyor ama Gökhan’ın katkısı azdı. Çünkü Demba Ba’nın arkadaşlarının önünü açan boş koşuları yok. Cenk Tosun, süre aldıkça arkadaşlarıyla uyumu artacak.
2. yarıya başlarken bir aksilik daha. Ersan da sakatlandı. Bir Atınç’lık yerimiz vardı oda doldu. Genç oyuncu için bir büyük fırsattı. Beşiktaş’a stoper transferini uzun süre engelleyebilir... Sosa’nın futbol zekası, Gökhan’ın adam eksiltmeleri ve Kerim’in hareketliliği 2. yarıda oyunun havasını bir anda değiştirdi.
Cenk’in mesajını aldık
Cenk’in direkten dönen füzesi de Beşiktaş’ı galibiyete inandırınca bir mucizeye tanık olduk. Bravo Bilic’e... Takımınının oyun anlayışını futbolcularının performansına endekslememiş. Sistem değişse bile teknik taktik olarak yapılan doğru işler devam ediyor. Cenk’in mesajını da aldık. “Daha fazla süre almam için forvetlerin sakatlanması gerekmiyor” dedi. Takımı boşuna mumyalamışız. Çünkü bu takım ölümsüz..