Arama

Popüler aramalar

Umut var!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Üstelik rakip öyle sıradan değil, Avrupa Futbol Şampiyonası için hedefleri büyük olan bir takım iken... Öyle tempolu bir maç oldu. Her ne kadar oyunu kontrol eden taraf genellikle Portekiz gibi gözükse de dakikalar ilerledikçe oyunda dengeyi kuran Türkiye, pozisyon üretimi açısından ev sahibi ekipten hiç de geri kalmadı. En az kalesinde yaşadığı kadar rakip kalede pozisyon ve iki de gol buldu. Nani’nin golünden sonra başlayan oyuncu deği∫iklikleri ve hakemin Arda’ya ilk, Burak’a da ikinci sarı kartı göstermemekteki toleranslarının bile ‘hazırlık maçı’ moduna sokamadığı karşılaşmanın son bölümünde yediği baskı dışında, böylesi güçlü bir rakip karşısındaki performansıyla da Türkiye, Dünya Kupası Grup Elemeleri için umut verdi. Hal böyleyken bu maçın ayrıntı olabilecek bir özelliği de, farklı formalar giyen iki önemli golcünün futbol karakterlerini sahaya ne ölçüde yansıtacağı konusuydu tabii ki. Ronaldo, sadece futbolu düşünen sakin ama hırslı görüntüsüyle, ceza alanına yakın bölgelerde sık sık serbest atış kullandı. Ne bunlarda, ne özellikle ilk yarının sonundaki olmak üzere Volkan’la kar∫ı kar∫ıya kaldığı anlarda ve ne de penaltı atı∫ında, bildik Ronaldo vuru∫larını yapamadı. Burak ise gerilerden atılan topla iki kez bulu∫tu, güçsüz kaldı, cılız vurdu. Bu maçta Umut’a asistle yetinmek zorunda kaldı ve maça damgasını vuran oyuncu da böyleceortaya çıktı: Umut. Hem Sercan’ın hem de Burak’ın paslarında gol vuruşları ve Pepe’ye kendi kalesine gol attırdığı şutu gerçekten de ustacaydı ve ‘maçın adamı’ sıfatını tartışmasız hak etti. Bu noktada Ronaldo’nun penaltısını kurtaran kaleci Volkan’ın da hakkını teslim etmek gerek.