Arama

Popüler aramalar

Önemli olan 3 puandır

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Trabzonspor, Saracoğlu'nda 10 yıl üzerine bir 'Pendik mucizesi!' peşinde koşarken, Galatasaray gibi bir '6 Kasım tehlikesi' de yaşamadı değil. Çok uçlarda gitti, geldi maç...
Son iki galibiyetin kilit ismi Jefferson'u neden kulübede tuttuğunun gerekçesi bilinmeyen Ersun Yanal'ın, tek devrede 3 golde de hatası olan Hüseyin'e olumsuz hat-trick yaptırma fırsatını vermesi de bu uç noktalarda gel-git'in açıklaması olarak değerlendirilebilir. Alternatifin bulunduğu tek mevkii kale ve bunda da kötü tercih, maçın kaderini etkiledi. Hem Yanal'ın kendi ilk büyük yanlışı, hem de ya kaptanlık bandının ya da bizzat Hüseyin'in (hangisininse bilemeyiz) çok büyük hatalarda bile var olan dokunulmazlık zırhı da gözden geçirilmeli böylece.
Ama maçın uç noktalarda gezinmesine karşın şu ya da bu şekilde kopmamasının en büyük nedeni, savunmalardı kuşkusuz. Omuzlarında büyüklük apoleti olan takımların savunmaları buysa ve bu sezon tüm zamanların gol rekorları kırılmazsa golcüler kendilerini sorgulamalı bizce... İlk yarının özetinde, savunmalardan bile daha kötü gününde olan Bülent Yıldırım da eksi notuyla yer alabilir.
Alex, varlığıyla da, yokluğuyla da maça damgasını vuran isimdi. Takımını rahatlatan golünün yanı sıra, top ayağına geldiğinde arkadaşlarına da nefes aldırıyordu. Çıkınca Fenerbahçe'nin kimliği değişiverdi birden. 55'te başlayan zaman çalma çabası, bitime yarım saat kala Volkan'a sarı karta maloldu.
2. yarının golsüz kapanmasının nedeni, savunmaların düzelmesiyle değil, hücum girişimlerinin yetersizliğiyle ve futbolcuların son 20 dakikadaki yorgunluğu sonucu düşen tempoyla ilişkilendirilebilir. Kondisyon sorununun muhatapları olan hocalar içinse şu söylenebilir: Önemli olan 3 puansa Zico haklıdır.