Arama

Popüler aramalar

Marmara'da 'ara' takım

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Bir zamanlar Süper Lig’de başta 4 büyükler olmak üzere her takımın korkulu rüyası olan, ancak çeşitli nedenlerden ötürü kendisini uzun sayılmayacak bir sürede 3. Lig’de bulan İstanbul’un en eski kulüplerinden biri konumundaki İstanbulspor 1926 yılında kuruldu. İstanbul gibi tarihi bir kentin ismini taşıyan çok köklü bir kurum. Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş’ın bir ilçe takımı olduğunu düşünürseniz, İstanbul isminin ne kadar önemli olduğunu anlamanız zor olmaz.

Neresine giderseniz gidin, Türkiye’nin isminden daha çok İstanbul isminin tanındığını göreceksiniz. Bir Anonim Şirket olan bu kulübün şimdiki sahibi Trabzonlu iş adamlarından Ömer Sarıalioğlu, Büyükçekmece’de 5 yıldızlı bir tesis yapıyor. Yani İstanbulspor, Türkiye’de örnek gösterilebilecek tesislere kısa sürede sahip olacak. Sarıalioğlu, bu zamana kadar yapılamayanı gerçekleştiriyor, kurumlaşma adına daha başka çalışmalarda yapıyor. Trabzonspor’a batıya açılan bir pencere gerekiyor, bunun içinde en uygun takım İstanbulspor. Tek handikapı 3. Lig’e düşmüş olması. Ancak takımın başına Trabzonlu bir teknik adam, Hasan Al getirildi. Bilgisi, deneyimi ve Trabzonsporluluğuyla Hasan Al’ın İstanbulspor’daki varlığı, bu kurumun Trabzonspor’un batıya açılacak penceresi olma yolunda çok iyi bir fırsat. Ancak İstanbulspor’un öncelikli olarak yaşaması, yaşatılması koşulu var. Sarıalioğlu’nun idari, Al’ın da teknik sorumluluğundaki İstanbulspor’un bu zorlu mücadelede desteğe ihtiyacı söz konusu. Bildiğimiz kadarıyla ekonomik anlamda sıkıntıları yok. Ancak manevi ve teknik anlamda verilecek destekle iyi bir noktaya gelebilir. Örneğin Marmara’da keşfedilen bir çok genci ilk aşamada Trabzon’a getirme sorunu bu yolla aşılabilir. Düşüncemiz odur ki; iki kulüp arasında üretici ilişkinin kurulması tarafların menfaatine olur, bu işten hem Trabzonspor hem de İstanbulspor karlı çıkar. Önemli olan her şeyin sağlam bir temel üzerine kurulmasıdır.