Arama

Popüler aramalar

Kim kaybeder!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Konsantrasyon, futbolda kazanmanın olmazsa olmazıdır. Eğer takımınızın kazanma arzusu üst düzeyde değilse, çok kaliteli futbolculara sahip olsanız bile futbol vasatın altına düşer. “Kralım” diyen oyuncu yerlerde sürünür. Oysaki, sıradan oyuncularla kurulu bir takımsanız bile eğer motivasyonunuz üst düzeydeyse “benim” diyen takımlara kök söktürürsünüz.
Gaziantepspor iyi bir kadro kurmuş. Yetmemiş, Trabzonspor ile yaptıkları maça çok iyi konsantre olmuş. Golü yemiş, panik yapmamış, kazanacağına inanmış oyun disiplinini bozmamış
Trabzonspor, belki bir beraberliği bile yeterli gördüğü maçta öne geçtikten sonra, yeterli motive olamamanın bedelini ağır ödemiş. 3 gol de bu durumun eseri. Hele Bekir o golü bundan sonra antrenmanlarda bile zor atar.
Bütün bunlar Gaziantepspor’un bu maça çok iyi hazırlandığının göstergesi. Trabzonspor cephesinde ise vurdumduymazlık had safhada olunca, oyun golsüzken de, öne geçtiklerinde de maçın havasına girilememiş. Yenik duruma düştükten sonra ise panik değişiklikler yapılmış ve bu sonuç gelmiş. Bu biiir.
İkincisi şu: Yatara bu kadar gamsız olur, gerçekleşmeyen transfer sürecinde yaşananların intikamını alırcasına sorumsuz davranırsa... Song gibi ligin en yetenekli savunma oyuncusu önündeki topa müdahale edemeyip yenilen iki goldeki gibi büyük hatalarda başrolü oynamaya devam ederse... Umut ilk kez bir Süper Lig Takımı forması giyiyormuşçasına acemilikler yapmakta ısrarlı olursa... Gökhan kendini gol kralı değil de neredeyse gol kaçırma rekortmeni yapacak gidişatı engelleyecek patlamayı yapamazsa... Ersun Yanal tüm bu olumsuzlukların doğal sonucu gelen kötü skorlarda panik sorunu yaşarsa, yapacak fazla bir şey yok.
O zaman bu takım, “ben dememişmiydimcilerin” kum torbası olmaya devam eder.
O zaman, takım iyi giderken alkış tutulan tüm icraatları, yönetimin yumuşak karnı olur. Bu durum yönetimi hataya zorlar.
Yönetim de bundan sonra hata yaparsa... “Et kokarsa tuz var, tuz kokarsa!” yani...
Trabzonspor kaybeder.