Kara sayfada ak çizgi!

Haberin Devamı ›
Maç sonrası yazısında, 90 dakika boyunca her türlü çirkefliği yapan Yunan sporseverlerin kendi takımlarını evinde hezimete uğratan Türk futbolculara alkışını şöyle değerlendirdi,Yunan meslektaşımız: Kara sayfada ak çizgi!Her şey bizim İsviçre maçına benziyordu. 4 gol atıp elenerek dünyaya rezil olduğumuz, ağır bedel ödediğimiz maça yani. İstiklal Marşı’na saygısızlık modasını Yunanlı’lar da sürdürdü. Aradaki tek fark onlar her şeye karşın maç bitiminde alkışla uğurladılar bizimkileri, “kara sayfaya ak bir çizgi çizdiler” yani. Biz ise; topumuzla tüfeğimizle saldırmıştık kulübedeki liderin emriyle, futbolcumuzla, antrenörümüzle tekme tokat, tribünlerimizle “Allah ne verdiyse” girişmiştik. Kapkara kalmıştı bizim sayfamız. Türkiye genelinde alınacak ders bakımından dolu dolu bir karşılaşmaydı, takımımızın, Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılma yolundaki engelleri ciddi biçimde kaldırması da cabası tabi ki. Trabzon özelindeki dersler de hayli fazla. Sakatı çok, sağlamları formsuz. “Ağlamadı” Fatih Terim, “kulübedeki lider” yani. Bu maça damgasını vurarak, mesajlarıyla sportmen, seçtiği kadroyla deneyimli spor adamı, maça müdahalesiyle zor anların doğru karar vereni kimliğine büründü. Dörtlü savunma ve tek ön liberoyla oynadı son Avrupa Şampiyonu’na karşı, eksiği ve formsuzu bol kadrosuyla. Sağdan Sabri, soldan Tuncay, göbekten Tümer, topa boğdular üçüncü bölgedeki Hakan Gökhan ikilisini. Golü yiyince bir savunmacı ya da ön libero çıkarıp, üçüncü bölgeyi zenginleştirme gereğini duymadı sonra Terim. Çünkü yeterincesi sahadaydı. Küme düşme tehlikesi yaşayan takımları 3 ön liberoyla “önce durdurup, sonra vurmayı” prensip edinenlere inat.Unutmadan; Nikopolidis, son Avrupa Şampiyonu takımın yılların deneyimine sahip kalecisiydi. Eğer o golleri Tolga yeseydi garibim; “lisansını” yırtardık