Arama

Popüler aramalar

Güzel günler!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Bir kadro düşünün; Avrupa’nın önemli liglerinden birinde şampiyonluk kazanmış sadece 4 büyük kulüpten birine ait olsun ve o kadrodan serbest bırakılan ya da bırakılması düşünülen rekor ücretli oyunculara, bonservis bedeli olmaksızın bile talipli çıkmasın. “Olmaz” demeyin, var işte!
Gariptir onlar, yıllardır vasat futbollarıyla en yüksek ücreti almak için “profesyonel takılırken”, bugün “yolları ayırma durumu” söz konusu olduğundan birden “lokal milliyetçilik” damarları kabarıp, asıl amaçları “üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olanlar“ ile “Bu durum Trabzonlulara vefasızlıktır” edebiyatı yapıyorlar. Geçelim.
Dün küme düşme adayı takımlar karşısında böyle bir kadroyla rezil olurken, bugün yeniden yapılanma sürecine giren Trabzon’un, Bundesliga’nın kendisi gibi transfer rekortmeni takımına, üstelik skorun değil arayışın ön planda olduğu maçta aldığı yenilgi nedeniyle eleştiriliyor olmasının, taraftarı için üzüntü değil gurur kaynağı olduğunu düşünüyoruz. Eleştirelim:
Trabzon, Bremen maçında da yorgundu, Wolsburg maçında da. Wolsburg maçını, Bremen maçındaki hatalarını artırdığı için kaybetti. Savunmanın iki kenarı da şimdilik sakat! Tayfun, sağ kenarda daha da kötü olur. Yeri savunmanın merkezi, yani stoper. Eğer burada yer açılmayacaksa ki, şu aşamada zor gözüküyor, onu sağ kenarda yıpratmanın bir anlamı yok. Önündeki Serkan, geri için düşünülebilir. O da olmazsa, boşluk Ferhat’la dolacak gibi değil. Solda Cale, anlatılanın aksine geride değil, önde daha çok verimli olacak gibi. Yanal, İsmail geride, Cale önünde denemesini bir yapmalı. Eğer istediği gibi olursa, 4-3-1-2’ye mecbur kalmaz, 4-4-2 ya da 4-3-2-1 sistemini de deneyebilir. Kaldı ki Barış da, solda çare olabilecek kapasitede bir oyuncu. Böylece Yattara’yı gerçek yerine gönderir. Yattara öndeki ikilinin arkasında olmuyor. Colman eğer iyi katılırsa, o zaman sorun en aza indirgenir. Umut-Gökhan Ünal ikilisi müthiş silah, ancak oyuna kopuk kopuk katılıyorlar. Özellikle Gökhan Ünal. Eğer son vuruşlardaki ustalığına bunu da eklerse rakiplerinin işi zor. Kaleciler konusu şimdilik muamma. Tolga ve Onur, biz ne kadar güvensek de kabul edelim ki önemli kesim için soru işareti. Sylva da şimdilik öyle, kapalı kutu yani.
Keyif verici yönlerine gelince Trabzon’un, söylenecekler az değil. Örneğin Song-Egemen, orta alanda Selçuk -Ceyhun birlikteliği takıma çok şey katar. Savunma için daha Giray, Tayfun, orta alan için Colman, Barış, Adnan ve Ferhat, gol için Ergin ve birçok mevkide forma bekleyen gençler var. Yattara gerçek yerine girer, savunmanın kenarlarına takım içinden alternatif üretilirse o zaman değmeyin taraftarını keyfine...
Wolsburg maçından sonra bir taraftarın yenilgiye rağmen arkadaşlarına söylediği şu şarkı çok anlamlıydı: “Güzel günler göreceğiz, çok güzel günler...”