Gerçek bu!

Haberin Devamı ›
Zira geçen sezonlardan bildikleri gerçek şu; bu tür maçları kaybetmeyeceksin. Bu nedenle teknik direktörleri ne derse desin, aralarında ciddi bir güç farkı yoksa ki yok-gayri ihtiyari risk almaktan çekinirler. Tıpkı dün geceki Beşiktaş ve ağırlıklı olarak bunu da konuk ekip oyuncusu olmalarına bağlayalım- Trabzonsporlu futbolcular gibi. Zira sinir bozucu bir sabırla rakibin oyununa göre pozisyon almakta ısrarcı oldu Bordo-Mavililer.
Fizik gücü yüksek Beşiktaş orta sahasında cılız kalan Alanzinho, Akçay ’ın “İncil’i hatim etmesine” karşın bir türlü ruhunun derinliklerine belli ki inemediği Colman, sadece Volkan ile kavga ederken görülen Malouda, bu kötü orta alandan beslenmediği için kaybolan Henrique ile Trabzonspor, ilk yarı yokları oynadı. Tek avantajı da Beşiktaş’ın kendine ayak uydurması, hücum etkinliklerinde çoğalamaması oldu. Böylece büyük tehlike yaşamadan devreyi kapadı.
İkinci yarıda Bilic ’in maçı koparma hamlelerine Mustafa Reşit Akçay ’ın “Çaresizliğin zorunluluğuyla ” yanıt vermek zorunda kalması kaçınılmaz sonun sinyalini verdi. Zira bir tarafta Almeida ve Gökhan takviyesi yapılırken, diğer tarafta Colman ’ı kırmızıdan kurtarmak, 15 aydır maç yapmayan Malouda ’nın daha fazla rezil olmasını önlemek, sahada kaybolan Alanzinho’yu ise hiç olmazsa çıkarken fark etmek. Ya tercihler; Zokora, sezon başı kampı yememiş. Batuhan sadece kilolarından kurtulmak için çalışmış ve genç Yusuf.
Sonrasında ilk yarıdaki gibi tek başına Mustafa ’yla değil, Olcay, Gökhan, Almeida, Veli vs, geriden çıkabilen kim varsa saldırıya geçen Beşiktaş son 15 dakikada da olsa bu çabanın karşılığını aldı. Böylece Avrupa Ligi Ön Elemeleri ’nde zayıf rakiplere karşı aldığı başarılı skorlarla övünüp, eleştirilere tepki veren Trabzonspor ’u, toparlanması için kendi gerçeğiyle baş başa bıraktı.