Arama

Popüler aramalar

Futbolun hakkını vermek!

Abone OlGoogle News

Şenol Güneş’in, kaybedilen Manisaspor maçı sonrası itiraf ettiği gibi, “kazanan takım değiştirilirmiş!” demek ki. Dün akşamki karşılaşma bunu bir kez daha çok net gösterdi. Önce bunun altını çizelim.

Haberin Devamı

7 farkla kazanan takımdan Ceyhun’u çıkartmakla yapılan ilk değişiklik, yenik durumdaki takımı üçüncü bölgede çoğaltmak kadar, sarı kartlı bu oyuncunun pozisyon hatası yaparak ikinciyi görmesini engellemek. Ama yerine giren Engin takıma öyle bir hareket getirdi ki, Gençlerbirliği’nin buna direnmesi zordu. Sonra ikinci değişiklik: Jaja girince gelen eşitlik golü sonrası kendi kazandırdığı serbest vuruşa yükselip vurduğu kafa, geçen haftaki iki golünden sonra ilk onbir için “artık düşünülmesi” gerektiğinin kanıtıydı.

Bu maçtan ikinci ve asıl dersi çıkaracak olan taraf Geneçlerbirliği’dir. Kötü yakaladıkları Trabzonspor’un üzerine gitmek varken, golün geldiği 33. dakikadan itibaren, berabere geçen 4 dakikalık süre dahil, zamana oynama komikliğine düşmektir bu sonucu doğuran. Bu süre içinde, diğer arkadaşlarını geçtik, kaleci Serdar’ın futbol için oynanacak en az 5 dakikayı tek başına, sadece bir uyarıyla yediğini söylersek, konunun önemi ortaya çıkar. Bu futbola ihanettir. Belki zaman zaman oynamadan oynatmadan kazanabilirsiniz ya da amacınıza ulaşabilirsiniz ama genel kural budur.

Haberin Devamı

Futbol, oynayanı ödüllendirir genellikle dün geceki gibi.Bir ders daha var: Artık kendisinin mi, yoksa başkalarının kararı mıdır, bilinmez! Ama Hiddink dün akşam çıplak gözle gördü. Savunmadaki görevini ilk yarıda biraz bocalasa da başarıyla yerine getiren, Kasımpaşa’da üç, Gençlerbirliği maçında da 2 asist yapan Serkan varken, çakma sağbeklerle Milli takımı rezil etmenin bir anlamı yok artık.