Arama

Popüler aramalar

Fazlası olmuyor!

Abone OlGoogle News

İlk yarım saatinde tarafların birbirine üstünlük kuramadığı, Moritz’in, topun Tolga’da kaldığı sert şutu dışında tribünleri heyecanlandıracak pozisyon üretemediği bu yarının kalan dakikalarının en önemli notu, Trabzonspor’a bir savunma dersi verilmesini gerektiren Nobre golüydü. Mustafa’nın ortasında topa Moritz vururken, bu top Tolga’dan dönerken ve Nobre tamamlarken, savunmacılar ne yapıyordu ya da neredeydiler?

Haberin Devamı

Gel de bunu Avrupa dönüşü sendromuna bağla! El insaf yani, bu savunma anlayışıyla hiç Avrupa maçı oynamazsan ne yazar?

Trabzon açısından yok sayılabilecek ilk yarının ardından Zokora-Halil değişikliğiyle çıkılan 2. yarı için risk alındığı düşünülebilir ama değil! Çünkü “2 Selçuk eden Zokora” buluştuğu topların birini olumlu kullandı. Yani bir eksikti takım zaten!

Bu değişikliğin sonuçlarının görülebileceği zaman bulunamadan, Samsun maçında verdiği “ucuz penaltıyla” Trabzon’dan “alacağı” olan Yunus Yıldırım ve yardımcısı Ekrem Kan’ın “hata işbirliğiyle” bu kez ofsayttan ikinci “Nobre” golü geldi, tahsilat yapıldı!
Sonrasında Trabzon’un “ilk yarıda neredeydiniz? ” dedirten olağanüstü baskısı ve eşitliği sağlayanHalil-Olcan golleri.

Haberin Devamı

Tam “Trabzon üçüncüyü de bulur” dedirten baskıyla bu kez gerçekten alınan riskin sonucu Serkan ve Mustafa’nın izlemekle yetindiği Hasan’a adeta “ben ne yaptım!” dedirten 3. Mersin golü ve Trabzon’un hüsranı.

Oysa ki beklenen durum! Sezon başında dağıtılan “Şampiyon kadronun” ardından oluşturulan “yetersiz” kadroyla, Avrupa’da Tolga’nın, ligde de Burak’ın olağanüstü performanslarıyla ancak bu kadar. Fazlası olmuyor işte!