Arama

Popüler aramalar

Fark olmalı

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Galatasaray maçı öncesi Ersun Yanal’ın çok ciddi iki avantajı vardı. Milli Takım’ın Norveç ve Bosna Hersek maçları nedeniyle lige verilen arada takımıyla daha çok birlikte oldu ve kafasındaki modeli futbolcularına uygulatma açısından bolca zaman buldu. Üstelik bunları camianın Genel Kurul’a ve olası adaylara kilitlendiği bir dönemde kamuoyu baskısından tamamen uzak bir ortamda gerçekleştirme fırsatını yakaladı.
Trabzonspor Teknik Direktörü’nün bu iki önemli avantajı ne denli değerlendirdiğini hep birlikte izleyeceğiz. Bizim dikkat çekmek istediğimiz nokta çok farklı. Yazıktır ki; Süper Lig’de şampiyon olmuş 4 takımdan biri olma ve her daim zirve mücadelesinin içinde bulunma zorunluluğu olan bir takım konumuyla Trabzonspor, son yıllarda bu gücünün farkında olmayan bir anlayışla yönetildi. Özellikle bu tür büyük maçları, “Rakibin gücüne göre pozisyon alma, önce durdur - sonra vur, kulübede sakladığın iş bitirici elemanları yenik duruma düştükten sonra kullanma” gibi sıradan bir takım kimliğiyle oynama yanılgısında bulundu. Bazılarını da kazanmadı değil ama özünde taraftarını asla mutlu edemedi.
5 maçlık cezanın ardından bu akşam çıkılacak ilk Avni Aker sınavında rakibin Galatasaray olması, “Bir deli yumruğunun bedelini ödeyen” taraftarlar açısından çok önemli. Taraftar aylar sonra dönüş yapacağı Avni Aker’de “Ezilen değil ezen” bir Trabzonspor istiyor, “Bir fark olmalı” diyor. Dolayısıyla bu durumda Ersun Yanal ve futbolculara büyük görev düşüyor.
Bu ortamda kadro yapısını incelediğimizde taraftarın beklentisine yanıt verebilecek en iyi tercihin 4’lü savunma ve iki ön liberonun önünde forvet özelliklere sahip en az 4 futbolcunun kullanılmasıdır. Jabi konusuna gelince; son haftalarda giderek form tutmaya başlayan bu oyuncunun ceza alması kaçınılmaz. Ama dikkat ediniz; futbolcu ceza almalı diyoruz. Yani karar vericiler, Trabzonspor’u değil, Jabi’yi cezalandırmalı.