Çağrı

Haberin Devamı ›
Trabzonspor’un Türk Futbolu’nda “Devrim” yaptığı döneme bakıldığında, buna neden olan faktörlerden en önemlisinin teknik ekip ve futbolcu kadrosundaki istikrar olduğu net görülür. Muhteşem 10 yıla sığdırılan, Lig Şampiyonlukları, Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Türkiye Kupaları’nı, 2 teknik adam yani Özyazıcı ve Sümer’le, son iki yılda alınıp gönderilenlerden daha az sayıda futbolcudan oluşan kadroların alması, bunun kanıtıdır.
Tekrar söylüyoruz: Aralık Genel Kurulu’nda devam edip etmeme durumu direkt kendi tasarruflarında olmayan yaklaşık 1.5 aylık görev süresi kalmış bir yönetimin, 3 yıllık sözleşmeyle teknik direktör tayin etmesi yanlıştır. Ancak doğru tercihleri bu yanlışlığın telafisi olmuştur. Trabzonspor üyesi ve taraftarına düşen, Ersun Yanal ve ekibine destek olmaktır. Son 2 yılda 4 teknik adam değiştiren kurumun “bir teknik adam öğütme değirmeni” konumuna gelmesine katkıda bulunacak söylemlere dikkat etmek gerekir. Bu nedenle “Yabancı, yerli, yerlinin yerlisi” tartışmalarının artık bir kenara bırakılıp, kurumla değirmen sıfatının birlikte anılmasına engel olunmalıdır.
En önemlisi; taraftar ve üyeler, bizim ölçülerimizde de kulübü başarılı kılma konusunda en yetkin isimlerin arasında yer alabilecek Ersun Yanal’ı, artık “yerlinin yerlisi” konumuna koyup, gündemlerine Aralık Genel Kurulu’nu almalıdır.
Trabzonspor’u 3 yıl süreyle nasıl bir yönetim ve başkana teslim edeceklerine kafa yormalı, teknik ekip ve futbolcu kadrosu kadar yönetim konusunda da istikrar sağlayacak tercihte bulunmak için alternatifleri iyi değerlendirmelidir. Ütopik söylemlere kanıp, birkaç ay sonra “olağanüstü genel kurulu” çağrıştıracak kararlara imza atmamalıdır.