Arama

Popüler aramalar

Bu durumda ne denir!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Bordo-Mavili taraftara, Olimpiyat’taki gövde gösterisinin ardından Rize’deki muhteşem şovları için alkış tamam. Ama daha 3 gün önce kulübün uğratıldığı 10 bin liralık zarara yenisini ekletecek o meşaleleri yakanlara ne demeli? Ya kendi aralarında kavga edip, diğer tribünlerdeki renkdaşlarına göre de, Trabzon’u rezil edenlere?

Desteğiniz de sizin olsun!
Hırçın ve agresif tamam. Daha önce oynadığı takımlarda çirkefliği de olmuş. Ona da eyvallah. Ama Abdullah Avcı gibi piyasanın beyefendisi olarak bilinen bir futbol adamının, en masum olduğu maçta Engin’i toplum önüne atmasına ne denir?

Çok şey. Ama en iyisi turu getiren gole yaptığı asist.
19 yıl geçmiş aradan. Nitu şike yapmış! Yani Trabzonspor’dan birileri para vermiş kendisine. Kim? Zamanın Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz mı? Başkanı Sadri Şener mi? 3 gün sonra Bursaspor-Trabzonspor maçı var, amaç ortalığı germek mi? Hadi gerdin, olası olayların bedelini kim ödeyecek?

Bu durumda artık kendi de bıktığı küme düşürme işleri nedeniyle 2 yıl önce intiharı bile düşünen Yılmaz Vural’a ne denir? Hadi hocam be, ne de yakışırsın bu kafayla Milli Takım Teknik Direktörlüğü’ne... Yürü be, kim tutar seni!

“Bu maçla ne alaka?” diyeceksiniz, anlatalım: Olur ya Abdullah Avcı, Milli Takım Teknik Direktörlüğü’nü hedefler, Yılmaz abisinin yöntemini örnek alır, 7. dakikada şutu direkten dönen Gökhan’ı, yıllar sonra şike yapmakla suçlar!

Engin’i sadece son dakikada kazanamamanın ezikliğiyle hedef seçtiğine göre! Tarihe not düşelim.

Oh be maça geldik; Trabzon kötü başladı, iyi bitirdi. Gökhan ve Tevfik 10 dakikada işini bitirebilirdi, olmadı. Devreyi pozisyonsuz ama önde kapadı. İkinci yarıda, tek kale oynadı. 70’ten sonra rakibi boğdu, gol bulamadı. Daha doğrusu Hasagiç izin vermedi. Ama Giray’ın golü, yarı final için yetti.