Arama

Popüler aramalar

Boşa zaman!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

“İsmini siz koyun” dedik, onlarca öneri geldi. Ancak, “En güzel isim Gençlik Ateşi’ydi. Tebrikler editörünüze” dedi biri. Bir başkası, “Ersun Yanal’a bu soru yöneltilse, herhalde, o da ‘Başım belada!’ derdi” diye yazdı. “10 yılın Trabzonspor’u” diyenler de vardı, “Şampiyon Trabzon” adını koyanlar da.
“Yine genç edebiyatıyla uyutulmayalım sakın, ne oldu, hani diğer gençler!” şeklinde yakınanını, “en ilginç e-posta” belirledik. Dikkate alınmalı, Yanal’a sunulur.
Gençlerin hamisi Yattara. Hüseyin’le rekabetinde yanına hep gençleri alıyor. Faty’e ev sahipliği yapıyor, yalnızlığını gideriyor. Hepsinin “İbo abisi” O. Bir gün gençlerle Hüseyin’in takımını yeneceğinin hayalini kuruyor. “Hadi oğlum, hadi koçum” diyerek tıpkı bizden biri gibi motive ediyor kendilerini.
Yanal rekabeti keyifle izliyor. Transfer konusuna pek girmiyor. Biz kampa katılmadan bir şeyler söylemiş okuduğumuz kadarıyla: “Olmazsa neden olmadı demeyiz.” Düşündük, ne diyecekti başka? Medya ve camiadaki ortak kanı, “ilk yarı sonunda yükselen çıta gereği bir sol dış, bir oyun kurucu şart” şeklinde. İnanıyoruz ki Yanal’a göre de öyle ama... Aması var işte. Çıkıp, “Eğer bu ihtiyaçlar giderilmezse bu iş zor” mu diyecek?
Bu bağlamda sözü Yusuf’a getirmemek olmaz tabi. “Bugün gelir” tahminlerinin her akşam, “Yarın kesin gelir” şeklinde değişmesi bir yana, konuyla ilgili yapılan spekülasyonlar asıl çift taraflı zarar verici, yıpratıcı. İş sürüncemede kaldıkça tahribat artıyor. Sonuçta Yusuf’a da yazık oluyor, gelecekse boşa geçen zamana da...