Simeone kendi taktiğiyle vuruldu

Abone Ol Google News

Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finallerin en farklı iki takımının karşı karşıya geldiği turda Atletico Madrid 1-0 kaybettiği maçın rövanşında da gol bulmayı başaramadı. İkinci maç oyun anlamında tam olarak beklenildiği gibi gitse de maçın uzatmalarla beraber olan son 20 dakikasındaki gerilimler maçın havasını tam olarak anlatmak için yeterliydi.

Haberin Devamı

Atletico’nun sert oyunu City’i bozdu

Maça iki takım da oldukça sakin ve düşük tempoyla başladı. Atletico Madrid ilk maçtaki kadar geriye çekilmese de son yarım saatte riskleri almaya başlayana kadar düşük tempolu ve rakibine alan vermeyen bir oyun stiliyle sahadaydı. Manchester City ise ilk maçta skor avantajını ne kadar zor aldığının farkında olarak sahaya rakibine arkasında alan bırakacak şekilde asla hücum etmedi. Çoğunlukla topa sahip olup oyunu kontrol ederek, maç sonlarında Atletico risk almaya başladıkça savunmalarında oluşacak boşlukları değerlendirmek üzerine bir plan üzerine sahaya çıktılar. Her ne kadar doğru bir planla sahada olsalar da pratikte bunu sahaya yansıtamadılar. Özellikle ikinci yarıda rakibinin sinirlerini alt üst eden Atletico, bu yolla rakibinin oyununu bozarak Manchester City’nin bu sezon oynadığı en kötü devre performansını ortaya çıkarttılar.

Haberin Devamı

Atletico’nun savunmacı yapısı futbola ihanet

Atletico bu maçta City’nin hafta sonu oynadığı sert Liverpool maçının ardından yaşayabilecekleri fiziksel dezavantajı maç sonunda kullanmak istemiş. Özellikle ikinci yarıda City’nin bu durumuna ek olarak hava toplarında üstünlük sağlayabileceği bir oyun kurgulamış. Havadan atılan her topta Atletico rakibine üstünlük sağlarken bazılarından da tehlikeli pozisyon üretmeyi başardı. Hatta 10 kişi kalmalarına rağmen bunu yapabilmeye de devam ettiler. Bunu yapabilecek teknik ve fiziki kaliteye sahip bir takımın yenik durumdayken bile bu kadar savunmacı olması futbolun ruhuna aykırı. Simeone savunmayı ön planda tutan oyun anlayışı sayesinden birçok başarı elde etse de geçmiş de en azından hücum da yapıyordu. Bu seviyede tamamen savunmasında bekleyen ve işler yolunda gitmediğinde çirkinleşen yüksek bütçeli bir takım görmek neresinden bakarsanız bakın rahatsız edici.

Simeone’nin haksız protestosu

Maç boyunca rakibine karşı oldukça sert oynayan Atletico’lu futbolcular kurallar çerçevesinde Manchester City’li oyunculara adeta dayak attılar. Hemen her pozisyonda topla alakalı ve alakasız biçimde sürekli fiziksel temasta bulunan Atletico’lu oyuncular en sonunda dünyanın en sakin ve futbol oynamaya çalışan takımını bile çıldırtmayı başardı. İki maç da düşünüldüğünde sadece son 20 dakikada skoru çevirmek için futbol oynamak zorunda kalan bir takım ve hocası, kendilerinin yıllardır yaptığı zaman geçirme taktiklerine maruz kalıyorsa ve böyle tepkiler veriyorsa kendisinin neden yaptığı sorgulanır. Özellikle Simeone’nin kendi taktiğiyle vurulması sonrası yaptığı alkış protestosu da kendi silahıyla vurulmanın verdiği rahatsızlığın bir göstergesiydi.

Real Madrid – Manchester City eşleşmesi

Yarı finalde Real Madrid ile karşılacak Manchester City, bu turda kendilerine ters gelebilecek bir takımla karşı karşıya gelecek. İyi kontra takımlarına karşı zaman zaman sorun yaşayabilen City, bu sezon bunu en iyi yapan takımlardan bir tanesine karşı oynayacak. City her ne kadar favori gibi görünse de Real Madrid tecrübesi ve kazanma kültürüyle City için en zorlu rakiplerden biri olacaktır. Özellikle bu maçın ikinci yarısındaki gibi oynarlarsa Atletico’nun değerlendiremediği pozisyonları Real Madrid bu sezon çokça gösterdiği üzere kolayca değerlendirecektir.

Haberin Devamı
YORUM YAZ