Arama

Popüler aramalar

Son sözü tribün söyler!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Sağolasın... Ama bak, yetmiyor işte... Belki elinde değildi bazılarını önlemek, ama senden kaynaklı da pek çok yanlış yaşandı... Zor bir dönemde görevi kabul ettin, kabul. Ancak hem camia, hem de sen yoruldun. Üstelik taban desteğin de azaldı. Gel şöyle bir orta yol bulalım. Bu yeni bir başkan mı olur, yoksa yanına yeni isimler mi... Ya da silbaştan mı yapılır, sonuçta önemli olan Galatasaray’ın çıkarları değil mi...” Eminim ki Adnan Polat, ‘camianın malum dominant kanadından’ gelecek böyle bir ‘sağlıklı’ öneriye kayıtsız kalmazdı. Ama olaylar hiç de böyle gelişmedi, önce ekibinden bazı kelleler istendi ısrarla, kabul etmeyince de içten dıştan, önden arkadan, olur olmaz, doğru yanlış, her yönden, her konuda durmaksızın hançerlendi. Bu da Polat’ı hırçınlaştırdı, sağduyudan uzaklaştırdı. ‘Bunca ağır ekonomik bataktan çıktım, biraz olsun nefes aldım, bırakın da biraz keyfini süreyim’den başka bir şey düşünemez oldu haklı olarak!
Olayın bir başka yönü daha önemli tabii... Salt ekonomik yönden artık döndürülebilir duruma geldi diye yönetimi ele geçirmek için kendi başkanına böylesine insafsızca saldırmak, eylemcileri de haklı ve sempatik kılmıyor! Muhalefetin Süren ve Helvacı’yla ‘henüz’ görünen yüzü hiç de geçerli ve inandırıcı bir tablo sergileyemedi şu ana kadar. Arkadakiler inandırıcı olabilir mi, bekleyip göreceğiz.

Herkesin dilinde futbol takımının ‘vahim’ durumu var. Bu gerçek tüm çıplaklığıyla ortada duruyor... Taraftarın bu bakış açısı anlaşılabilir. Ama transferin de, şampiyonluğun da garantisi olabilir mi, olmuş mudur bugüne kadar? Gelenekselci okullular, ‘başkanlık makamına saygı’ gereği yürütülen kampanyanın yanlışlığını dile getirirerek Polat’ın görev sonuna kadar rahat bırakılmasını istiyor. ‘Liseli şahinler’ ise, artık kısmen tamir edilen oyuncaklarını geri almanın zamanının geldiğini düşünerek saldırı dozunu artırıyor. Ama sonuçta yine genel kurul üyelerinin tavrı belirleyici olacaktır. Bir yanda Polat ve arkadaşlarının şirketlerin birleştirilmesi, stat ve Riva kozu, diğer yanda ‘Adnanlar gitsincilerin’ futbol takımının başarısızlığını ve hamaset edebiyatını ön planda tutan yaklaşımları çekişiyor şu anda...

Yine de ben Polat’ın olası bir olağanüstü seçimde aday olacağına inanmıyorum. Bu saatten sonra tek düşüncesi, görev süresi sonuna kadar devam etmek ve akmasa da damlamaya başlayan para musluğuyla gelecek ümitlerini sulayabilmek! Gelinen şu noktada Polat’ın da, muhalefetinde eli zayıf yani. O nedenle ‘gelenekler bir yana itilmiş’, iki taraf da tribünden medet umar hale gelmiş durumda!