MENÜ

Savaşı Erzik bitirir

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Çünkü başarılı bir yöneticinin, her geçen gün kendisine, kulübüne, sevdiklerine ve Türk futboluna böylesine zarar verir hale gelmesine gönlüm razı olmuyordu. Ve Aziz Başkan’ı bu duruma getirenler, zaman zaman isimleri değişse de danışman kisvesi altındaki yetersiz, küçük hesaplar peşinde koşan çıkarcılardır. Onlar, şu anda nemalanacakları yeni isimlerin ortaya çıkmasını pusuda bekliyorlar. Kimi kalemiyle, kimi zamanında Sarı-Lacivert forma altında topa vurmuşluğuyla, kimi ise ‘camianın nabzını iyi tutarım, şu kadar oyum’ var edasıyla! Bu kez 2001’deki gibi bir bahane üretip geri dönüşü yok gibi görünüyor Aziz Başkan’ın. Dönerse de tamamen biter zaten. Başkan’ın bir süre boşluğa düşeceği belli. Çünkü 8 yıl 3 aydır bütün mesaisini verdiği Fenerbahçe’si, artık yaşamında olmayacak eskisi gibi... İlk başlarda, “Yeni yönetime, yeni başkana her türlü yardımı yaparım, gerekirse transferlerde bile başrol oynarım” diyor ama, bakalım gelecek olanlar bunu isteyecek mi? Ya da niye paylaşsın ki koskoca Fenerbahçe Cumhuriyeti’nin liderlik pozisyonunu bir başkasıyla... Kaldı ki, kendisi paylaştı mı? Ancak yeni seçilecek isim Şenes Erzik gibi hazımlı, kariyerli, futbol ve yöneticilik bilgisi tartışılmaz biri olursa, o zaman işin rengi değişir. Ama Erzik’ten de kimse seçime girip yarışmasını beklemesin. Tek aday, tek liste şart. Şenes beyin şu şartlar altında alternatifi yok gibi gözüküyor. Ama pastayı yedirirler mi, o şüpheli işte! Ancak Erzik’in gerek bilgi ve görgüsünün Fenerbahçe’ye sağlayacağı avantajlar, gerekse kulüplerüstü duruşuyla varolan kavga ortamına uzatacağı zeytin dalı, ‘Türk futbolunun kaostan kurtuluşu’ açısından çok önemli. Kaldı ki, kavganın diğer tarafında yer alanların Erzik gibi bir kişiliğe yaklaşımı da çok daha kolay ve sıcak olacaktır. Ama bundan sonra her şeyi, yine Aziz Başkan’ın tavrı belirleyecek. Perde arkasında kalıp, öne bir piyon sürerse, ayrılma kararının hiç bir anlamı ve yararı olmaz. Ama birleştirici bir ismi işaret ederse, ‘bizim işaret ettiğimiz gibi’ gönüllerin başkanı olarak hep anılır. *** Geçenlerde Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın Fanatik’i ziyareti sırasında, “Yazılarını sürekli, dikkatle takip ediyorum” dedi nezaket gereği... Ve şaka yollu da ekledi; “Ama benden hiç söz etmiyorsun.” Galatasaraylı duruşunuzdan bir sapma gördüğümde seve seve sayın başkan, lafı mı olur! Bu arada bir işveren olarak işçiniz olan futbolcularınız tarafından bile yaptıklarınızın hakkı teslim ediliyorsa, bu görüş doğrultusunda ‘şampiyonluk size hediye ediliyorsa’ bunun üzerine söz söylemeye gerek var mı? Kaldı ki siz de çok iyi bilirsiniz, ‘Ne anlatırsanız anlatın, anlattıklarınız karşınızdakinin anladığı kadardır’ sözü iletişimde geçerli en temel kuraldır. Sorun bende ya da sizde değil sayın Başkan!

YORUM YAZ