Arama

Popüler aramalar

Galatasaray istesin yeter

Derbi öncesinde birkaç kelam edeceksek eğer, şu ‘sürpriz yenilgiler mi’, yoksa ‘sürpriz galibiyetler üzerine mi’ futbol felsefemizi kuracağız sözümüz üzerinden yürümek isterim.
Sakatlıklar ve rakibin özelliklerini de dikkate alarak derbide şöyle bir 11’dir tercihim: Orkun-Uğur, Song, Bouzid, Volkan-Barış, Linderoth, Ayhan-Lincoln-Hakan Şükür, Ümit...
Nonda, Servet ve Arda’nın arızaları malum, eksikler yani, kenarda olmalılar başlarken. Ama oynatılabilirler de, Kalli istedikten sonra!
Buna ek olarak, Hasan Şaş’ın da tecrübesinden yararlanılabilir.
Ama bu 11’i tercih etmemin nedeni, hücum presle kapılan toplar sonrasında pozisyon bulma olasılığının yüksek olmasıdır.
Nonda-Hakan, benzer özellikler taşıyorlar. İkisi bir arada, böyle zorluk derecesi yüksek maçlarda olmaz gibi sanki. Ümit, ne yapacağını kendi bile bilmiyor ki rakip tahmin edebilsin, kesinlikle sahaya sürülmeli ikisinden birinin yanında!
Ayrıca, belirttiğim orta sahadaki isimlerin oyunun iki yönünü de oynayabilmeleri önemli, ikinci topların kazanılması için de ideal aynı zamanda.
Savunmanın göbeğindeki ikili biraz ağır olsa da, gözden kaçan önemli artıları var; pozisyon alma, ilk topa basma, rakibi kucaklama gibi.

Haberin Devamı

Higuain’e dikkat!..
Zaten rakibin öyle süratli ve topla hareketli ismi yok, Higuain dışında! Higuain’e dikkat!
Ve Tello... Onun için iki dinamik isim oynamalı karşısında, hem savunacak hem de cesurca hücum edip tedirgin ederek fazla ileri çıkartmayacak türden.
Buradan çıkışla sağda Uğur-Barış, solda Volkan-Ayhan doğru seçim. Hem savunma, hem de hücum yönünden.
Sezon başında futbol adına olumlu şeyler ortaya koyan Galatasaray, seyircisiz maçlarda tecrübeli olan da!
Rövanşın 30 bin Beşiktaşlı önünde oynanacak olması düşünüldüğünde, bu maçın kazanılması şart böylesi eşit şartlarda!
Galatasaray, son haftalarda terk etmeye yüz tutan ‘inadına hücum, inadına cesaret, inadına futbol’ anlayışına dönerse, daha sezon başında diğer rakibi karşısında da önemli puan avantajına sahip olur.
En önemlisi, Cim Bom’un bir şeyi daha hatırlaması gerekir; bu şanlı tarih, korkaklıklar, küçük hesaplar, küçük mutluluklar üzerine yazılmadı.

Haberin Devamı
Yazarın Diğer Yazıları
Tümü

‘’4 büyükler!‘’

28 Eylül 2007, Cuma 04:30
YAZININ DEVAMI