Eminim aynı maçı izlemedik!

Haberin Devamı ›
Ama Hagi, sanki sezonun ikinci yarısında stoper oynatmayı düşündüğü Neill-Hakan Balta ikilisini, ‘Hadi bakalım, pas yapmayı ve oyun kurmayı öğrenin’ diyerek orta sahaya sürmüştü! Balta’yı ikinci yarıya başlarken çıkartmasının okuması ise belki ya ‘Senden solbek olmadı, stoper olmadı, sonun da orta saha’dır. Ki o zaman Servet ya da Gökhan’dan birine şans doğar. Ya da ‘Tamam, Konya’da ve dün gece hücuma katkı bakımından gözüme girdin, iyi de pas yaptın, artık Neill’ın partnerisin’dir. Bunun ortası yok mu, valla yok gibi!
Sanki dün gece savunmada yer alan dört isim de, (Sadece Çağlar bunu değiştirebilir) bundan sonra sadece mecburiyet ya da rotasyon nedeniyle ilk 11 görecek gibi! Görüntü, sağda Sabri, solda ya Çağlar ya da yeni transfer görev yapacakmış gibi! Çünkü Servet ve Gökhan’ın yaptığı bireysel hatalar yine illallah dedirtti!
Sanki dün geceki orta sahadan Neill ve Hakan Balta’nın yerinde, oyunun çift yönünü de becerebilen yeni bir isimle birlikte, savunmacı Cana’ya görev verilecek gibi, tabii Ayhan da bu yoklukta garanti!
İlerideki Aydın, Kewell, Pino üçlüsünden, sadece Hagivari gol atanı kalacak, diğerlerine kulübe görünecek sanki. Arda belki hücumcu orta saha rolüne soyunurken, forvette iyileşirse Baros ile birlikte Pino ve hem kanatta hem de santrfor oynayabilen transfer edilecek bir golcü yer alacak belki!
Görüntü o ki, sanki bunların tümü olacak ya da hiçbiri!
Ama bir gerçek var ki, Pino’nun şut tekniği... Buram buram Hagi kokan, topun havada bir ok gibi sadece ileriyi gitmeyi düşündüğü bir vuruş tekniği. Ölü yaprak gibi, nereye düşeceği belirsiz, topun hızından kaynaklanan bir falso eseri! İlk denemesinde bu hız olumsuz gerçekleşti, top içeri girmeyip son anda direğe döndü... İkincisinde ise tam tersi oldu, Hagi’nin attığı nice golde olduğu gibi kaleci çaresizdi.