Tam bizim futbolumuzu anlatan bir söz, deyiş.
Kasımpaşa’nın oynamak isteyeceği futbol, Trabzonspor’un avantajına dönüşebilir. Fatih Tekke orta sahada istediği üçlüyü kuramasa da doğru hamleleri yapacaktır. Bahane değil, galibiyet ve 2’de 2 yapma zamanı.
Beşiktaş, son yıllarda yaşadığı kabus başlangıçlardan ders çıkarabilirse bu kez sezona tutunabilir. Yeni sezon planlamasında doğru teşhisler yapılmış lakin tedavi için yönetimin aksiyon alması gerekiyor.
Sezon başlangıcı için yüksek tempoda geçen bir ilk yarı izlediğimizi söyleyebilirim. Halil Akbunar ile Joao Mario defans arkasına sarkmalarda ofsayta yakalanmasalar belki Beşiktaş-Eyüpspor maçının devre sonu skoru daha kabarık olabilirdi.
Mourinho bu sezona gerçekten farklı (!) başladı. Başarılı 11’ler ile oynamıyor. Feyenoord maçının alkışlanan takımını tek mecburi değişiklik ile (Mert yok, Yusuf var) sahaya sürmüştü.
Her sezon başı, yeni bir umuttur.
Kadıköy’deki Feyenoord maçındaki yüksek coşkunun ardından Fenerbahçe’nin 3 günde bu kadar negatif değişmesi şaşırtıcıydı.
Onca harcamaya rağmen gol olacak son satışı yüksek takım ile şampiyon olamazsa, krizi iyice derinleşecek iki takımın maçı ilk devre boyunca dengede ilerledi.
Maçın 3. dakikasında Fenerbahçe ceza sahası içinde Amrabat ile Janderson mücadelesi penaltıydı. Her ne kadar Amrabat topla oynasa da, oyuncular sonrasında yaşananlardan da sorumludur.
Futbolda en tehlikeli durum, gereğinden fazla abartılmaktır. Kuşkusuz bu, spordaki en büyük illüzyondur ve iki yönlü işleyen bir süreçtir.