Hakem konuşmayı, maçları, olayları hakem üzerinden okumayı Türk futboluna katkıdan çok zarar olarak görsem de dün akşam oynanan maçı Yasin Kol’dan bağımsız okumak, anlamak imkansız gibi bir şey.
Bu maçın kritiğine başlarken en son söyleyeceğimi ilk birkaç paragrafta söylemeliyim: 2025/2026 Sezonunun kaderini belirleyecek en önemli karşılaşmalardan biri olan dün geceki derbiye, maalesef beklendiği gibi maçın hakemi Yasin Kol damga vurdu.
Yasin Kol, VAR’ın yardımıyla 44. dakikada Fenerbahçe’nin golü öncesi Skriniar’ın elle teması nedeniyle iptal kararını doğru bir şekilde verdi. Genel olarak çok fazla kritik pozisyonun olmadığı derbiyi büyük bir krize dönüşmeden tamamladı ama bariz kart ihlallerini atladı, faul standardı tutarsızdı.
Son haftalardaki form durumuna bakıp üstüne bir de eksikleri düşününce Kadıköy’deki derbide rüzgarın Tedesco’nun arkasından esmesi bekleniyordu. Ama Okan Buruk Galatasaray kariyeri boyunca Fenerbahçe derbilerine hep iyi hazırlandı. Sakatlıklar sebebiyle kadro kurmakta zorlanan Okan Buruk, Sallai’nin de cezalı olduğu bir gecede Davinson Sanchez’i sağ beke çekip Lemina’yı stoper oynattı.
Derbide maç öncesi her şey konuşulur ama son sözü sahada futbolcular söyler. Dün gece de Kadıköy’de ev sahibi Fenerbahçe, fazlasıyla favori olduğu maçın ilk yarısında gergin ve tutuktu. Galatasaray’da ise tüm eksiklerine rağmen Okan Buruk iyi bir 11 sürdü sahaya. Özellikle savunma hattındaki zafiyeti Lemina’yı stopere çekerek hallettiğini ilk yarıdaki oyunla gördük. Fenerbahçe, rakibin alan savunması karşısında uzunca bir süre kalecisine dönmek zorunda kalırken, Galatasaray ceza alanına girmekte zorlandı.
Futbol tarihinin en büyük derbilerinden biri oynandı dün gece Kadıköy'de. Bu tür genelde sadece sahada oynanmaz; zihinde, cesarette, dayanıklılıkta oynanır. Derbide gördüğümüz şey tam da buydu. Skor 1-1, oyun vasat; ama ortaya çıkan tablo derbilerin ne kadar kırılgan, ne kadar ince dengelerle kurulu olduğunu bir kez daha hatırlattı.
‘’Temkinli oyun’’un iki teknik adamın da önceliği olduğu kadrolar açıklandığında belli olmuştu. İlk devre boyunca maç tam da bu doğrultuda ilerledi. Gol vaat eden bir maç değildi ama farkı yaratan Galatasaray’ın önce Gabriel Sara ardından Leroy Sane ile iki şut denemesi oldu. İlki auta gitti ikinci vuruş defansa çarpıp gol oldu. Buna karşın ev sahibi Fenerbahçe ise hücumda ‘’yok hükmünde’’ydi.
Göze hoş gelen basketbol da oynuyoruz. Tabii ki işimiz bitmedi.
Yazacak, söylecek çok az şeyin olduğu nice maçtan biri daha başladı ve bitti…
Sergen Yalçın’ın galibiyetten ziyade böyle görkemli bir oyuna ihtiyacı vardı.