Arama

Popüler aramalar

Huzur maçıydı ama olmadı

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Problem aynı, anlatmaya lüzum yok. Saha kenarında ısınan futbolcular da, kulübedekiler de işaret ediyor; ileri ileri... İstedikleri gol. Tamam da, golü atmak için golcü lazım, en azından sahaya sürdüğün golcülerin de ceza alanı içinde olması gerekir. Beşiktaş’taki golcüler rakip ceza alanının dışında her yerde. ‘Top gelmiyor. Bari biz gidelim’ der gibiler. Top Beşiktaş’tayken ceza alanına kadar problem yok. İşte sıkıntı da bu. İş kalıyor ölü toplara. Burada da iki sıkıntılı oyuncu var; biri Tello, diğeri de Nihat... Nihat mazisini arıyor. Aslında istediği pozisyonları da buluyor, ama Avrupa terbiyesi almış bir oyuncunun topu nereye kullanacağını bilmesi lazım. Öyle goller kaçırıyor ki, şansını zorluyor. Homurdanmalarda da taraftar haksız değil. Tello’yu da arıyoruz. Hem de mumla... Ferrari, Sivok, Bobo ve dünün en başarılı ismi İbrahim Toraman arka direkte, o hep duran topları öndireğe yolluyor. Arkaya bir kesse, sıkıntı olmayacak.

Yıllardır Beşiktaş kenardaki problemlerini çözemedi. Rıza’dan sonra sağ, Walsh’dan sonra da sol tarafa bir türlü oyuncu yerleştiremediler. Ne paralar geldi-gitti.

Mesut Bakkal’ı tebrik etmek lazım. Beşiktaş’ı iyi okumuş, ezberine iyi almış, oyuncularına da iyi ezberletmiş. Bobo’yu Kalabane ile kilitledi, gol yollarını bitirdi. En sağlam halkamız dediğimiz Ferrari, Kalabane’ye o golü attırdı. Halbuki ceza alanı içinde Kalabane’nin partneri bence Bobo olmalıydı. Rakip ceza alanı içinde gol bulamıyorsan, bari kendi ceza alanın içinde adamını kovala, gol attırma.