Gidiş güzel dönüş harika!

Haberin Devamı ›
Siz bakmayın 4-1’lik skora. Q7 böyle istedi. Öncelikle Yücel İldiz’i kutluyorum. Koşan, basan, mükemmel bir takım yaratmış. Eğer Emenike biraz kendine oynamamış olsaydı, skor çok daha farklı olabilirdi. Bakın özellikle Karabük güzellikleri ile yazıma başladım. Çünkü dün yine kaleci Cenk’i alkışladım. Bunda da en önemli etken Schuster’in defans kurgusuyla bu kadar oynaması. Burada mutlaka istikrarı sağlamak zorunda. Göbekte Toraman’ı mı, Zapo’yu mu ya da Ferarri’yi mi oynatacak artık karar vermeli ve iki-üç hafta üst üste oynatmalı.
Nobre top ile kavga ediyor. Haklı da çocukcağız. Çünkü yanında ikinci bir alternatif bulunmuyor. Quaresma çizgide, oyun gereği Tabata öbür kenarda. Bunların yanına yaklaşmasını düşünüdüğümüz Guti ise hala tatilde! Necip ile Ernst bir gün yorgun düşebilirler. O günü inşallah görmem. Nobre demişken... Uzun zamandır Beşiktaş’ın yan toplarında zaafı vardı. Kafaya çıkacak ve rakibi bozacak bir oyuncuya çok ihtiyaç vardı. Bobo tek vuruşlarda iyi ama Nobre attığı iki golün dışında, rakibin çok etkili olduğu ölü toplarda da Zapo ve Toraman’ın en büyük yardımcısı oldu, çok net tehlikeleri de başarıyla savuşturdu.
Üzülmez, Üzülmez, Üzülmez... Schuster de bunu anladı. Üzülmez’i koyduğu anda o bölgede üzülmeyeceğini artık biliyor. Arkasında kaptan varken Q7 de ayır bir güzel oynuyor. Sol takır işlerken, sağ tarafta sıkıntı hala çözülemedi. Hep söylüyorum; iş ahlakına laf söyleyen çarpılır ama Ekrem Dağ’a bu takımın sağ beki teslim edilmeye devam edilmeli mi derseniz, orası soru işareti.
Q7 ayrı bir tat. Benim en çok hoşuma giden attığı dördüncü golden sonra sanki ilk golmüş gibi kaptan Üzülmez ile sarmaş dolaş sevinç hali. İşte bu tablo takım ruhunun belirtisi.