'Egemen'e özgürlük
Haberin Devamı ›
Egemen’e her şey serbest, tekme atmak, elle oynamak... Hatırlarsanız geçen sene Bünyamin Gezer, dünyanın en sakin insanı Denizli’yi çıldırtmıştı. Egemen’in smaçına devam demişti. Dün akşam da Kuddusi Müftüoğlu. Merak ediyorum, ceza sahası dışında o pozisyon olsa, ne vereceksiniz. Adımın Yemen olduğu gibi ‘hentbol’. Ama ceza sahası içinde olunca hele de Beşiktaş’a devam. Bu, Beşiktaş olunca böyle oluyor...
Ve geliyoruz Beşiktaş’ın yediği gole. Ernst iki kişi altında eziliyor, devam. Ama golü yiyiyor Beşiktaş, umurunda değil. Türkiye Ligleri’nde bazı enteresan oyuncular vardır. Bunlardan biri de Burak. Yerden kalkmaz. Her topta yerdedir. Kuddusi’ye yedirtti, faulü aldı. Bu faul de golle sonuçlandı.
Trabzonspor’un galibiyetine gölge düşürmek istemem. Kazanmayı Beşiktaş’tan daha çok istediler. Son iki haftanın puan kayıpları ister istemez Trabzonspor’u aşırı motive etmiş. Ya kazanacaklardı ya da kazanacaklardı. Hatta oynamaktan daha çok, kavga ettiler. Ama Beşiktaş’ta bu kavgaya karşılık verecek oyuncular, Toraman hariç, kulübedeydi. İbrahim Üzülmez ve Necip’in mutlaka başlangıçta sahada olması gerekirdi. Ve tabii ki son haftalarda attığı gollerle morali yerinde olan Bobo. Çünkü, Holosko ve Nobre malesef topla kavga ediyor. Yirmi saniye top rakip alanda kalsa defansta en azından sıkıntı yaşamazdı, Hakan’a yapışık olmazdı. Geriye döndük, kalecimiz Hakan’ı alkışladık. Bir de sezon başında transferinde Mustafa Denizli’nin hediyesi mi diye sunulan Hilbert, bana göre sahanın Beşiktaş adına iyi oyuncularındandı. Necip ve Onur oyuna girdi, benim açımdan çok onur verici bir durum. İkisi de “evlat”. Ama kulübeye çekilecek oyuncular Ernst ile Guti olmamalıydı. Neyse, bunun hesabını Schuster verecek. Biz sadece gördüklerimizi yazıyoruz. Takımın patronu o. Ne derse o. Ne diyelim, gelenek ya ‘önümüze bakalım’. Yaşasın ‘Egemen’e özgürlük...