Derbi Papila'nın olmalı

Haberin Devamı ›
Hiç kimse de senaryo yazmasın. Çünkü bu işi en iyi bilen O. Şampiyonu belirleyecek olan da O. Bu konuda kararı Merkez Hakem Kurulu üyeleri ve başkanı Mustafa Çulcu vermeyecek. Boşu boşuna toplantı da yapmasınlar. Derbinin hakemini Haluk Uusoy atayacak. Cem Papila’yı atasın herkes rahat etsin. Şampiyonu en iyi O bilir.Beşiktaş’ta raporlar hemenTFF internet sitesindeki açıklamada, (İlk defa böyle bir açıklama yapılıyor) Kayseri maçından dolayı Ankaragücü’ne verilmesi gereken cezanın gecikmesinin raporların toplanamamasından kaynaklandığı belirtiliyor. Peki, tamam da Beşiktaş’ın cezasını hemen verirken, Deniz Barış olayında, Diyarbakırspor’un Konya’nın Malatya’nın seyirci tarafından yapılan eylemleri nedeniyle sahaları kapatılırken bir haftada karar alan Disiplin Kurulu evrakları topluyor da, Ankaragücü maçında nasıl toplanamıyor. Benim bildiğim 24 saat içinde bu raporlar Federasyon’da mevcuttu. Ankaragücü, Konya maçını 3-0 kazanmış. Ligde kalmayı garantilemiş. İki gün önce açıklıyorsunuz Ankaragücü’nün bir maç seyircisiz oynama cezasını. Hadi canım sen de... Hayvan terli. Artık yemiyor. Zafer Önder İpek, Galatasaray-Erciyes maçını yönetiyor. Devran ceza alanı içinde smaç yapıyor. Galatasaray lehine penaltı olması lazım. Zafer Önder İpek penaltıyı vermiyor. Daha doğrusu görmüyor. Bir gün sonra Mustafa Çulcu’yla biraraya gelen Ulusoy - daha önce Metin Tokat’ın Gaziantep maçında Ortega’nın bir pozisyonunda Fenerbahçe adına verdiği penaltıdan sonra, “Kime hizmet edeceğini bilmeli hakemler” deyip o gün Tokat’ın FIFA’lığını elinden alan Ulusoy - Zafer Önder İpek için de Mustafa Çulcu’ya talimat veriyor; “Bitirin bunun hakemliğini”. Bu işler bu kadar kolay mı? Zafer Önder İpek o gün bu gündür maç alamıyor. Dün geceki, Beşiktaş-Gaziantep maçı mı? O maç zaten 15 gün önce Antep’te bitmişti. Benim için en güzeli, Beşiktaş PAF takımından giden Gaziantepli Ozan’ın mükemmel oyunu, Mehmet Sedef, Aydın Karabulut ve Kenan Özer’in de Siyah-Beyazlı kadroda bulunmasıydı. Kötü olan ise tribünler bomboş olmasına rağmen üstünde fiyat olmayan biletlerin stat önünde beş metrede bir sıralanmış karaborsacılar tarafından satılmasıydı. Üstelik bunlara, “Dur” diyen de yok.