Bayram rahat geçecek
Çok şey yazıldı, çizildi, söylendi... Kısacası gururlarıyla da çok oynandı. Biri 45+1 Guti’den biri 90+5 Quaresma ve Hilbert’ten. 2-0 ama asıl önemlisi her iki golden sonra tüm takımın yedek kulübesiyle, çıkanı gireni, malzemecisi omuz omuza olması. Belli ki onurlarına çok dokunmuş yazılanlar çizilenler. Beşiktaş iyi mi oynadı? Hayır. Kötü oynadı ve kazandı. Bu bir artı. Travmadan çıkma adına bu skor iyi oldu. Schuster’in sistemi eleştirildi. Biz de bu konuda hatırı sayılır yazılar yazdık, televizyon ekranlarından yorumlar yapıldı. Ben de yaptım. Yazılar yazdım, televizyon ekranlarından yorumlar yaptım... Çünkü Schuster’in sistemine uygun oyuncu yapısı şu anda elindeki kadroda mevcut değil. O zaman ne yapmak lazım? Oyuncuları kullanabileceğin sistemde kullanmak lazım. Schuster’e yoksa kimsenin kızdığı falan yok. Schuster şunu iyi bilmeli ki, kazanan daima haklıdır. Hele Türkiye’de...
Haberin Devamı ›
Maça gelince... Hangi şartlarda olursa olsun, İbrahim Üzülmez’i kaleci bile oynatırım. Çünkü onun sahada bulunması bile takımı ateşlemeye, rakibi bozmaya yetiyor. Holosko’dan ise ne köy olur ne kasaba! Top Holosko’yu sevmiyor, Holosko da topu... Hakem keşke penaltıyı vermeseydi. Yanlış mı yaptı? Hayır sapına kadar penaltı. Ama rakip o kadar çok itiraz etti ki Guti, Quaresma, Hilbert, Tabata tekmelerden yerden kalkamadı. Hakem de buna seyirci kaldı.
Haberin Devamı ›
Son sözüm Serdal Adalı ve Cengiz Zülfikaroğlu’na... Temmuz’daki fotoğraf karelerinde televizyon ekranlarında verdiğiniz mutluluk tabloları bu kafayla giderse hüzüne dönüşebilir. Hemen yarın hazır bayram arefesiyken Tayfur Havutçu artık müsabakalarda bizim yanımızda değil, kulübede olmalı. Bu bir arkadaş tavsiyesi, dost tavsiyesi...