Arama

Popüler aramalar

31 Ocak huzuru

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Gerçi 31 ocak geçti, ama yazılı ve görsel basında ne yerde, ne gökte yıldız kaldı. Türkiye’ye getirmedikleri oyuncu kalmadı. Hala bu çelişki devam ediyor. Ben Beşiktaş açısından 31 Ocak tarihinin geçmesi için dua ediyordum. Önce genel kurulun, ardından da transfer sezonunun bitmesiyle bu fırtına sonunda dindi. Yıldırım Demirören başkan seçildi. Muhalefet var. Tabii ki olacak. Yanlışlar söylenecek, ders alması gerekenler alacak. Belden aşağı vurulmayacak. Artık koltuğun sahibi Yıldırım Demirören ve yöneten arkadaşları. Beşiktaş’ın daha sağlıklı bir ortamda geleceğe yönelik adımlar atılması için her platformda bu insanların etrafında birleşilmeli.

Sonunda gündemimiz futbol ve bugükü maç. 31 Ocak transfer sezonunun bitmesi daha doğrusu papatya falı gibi gönderilmeyen oyuncu kalmadı. Ve bu durum daha çok yabancıları ilgilendiriyordu. Holosko ve Ferrari’nin dışında herkes gidebilirdi. Ve tabii ki Tabata başta olarak. Ancak görüldü ki Gençlerbirliği maçında özgür, kafası rahat ve huzurlu bir Tabata, Delgado’yu aratmayacak. Haa! Giden ağam, gelen paşam olarak belirtmek istemem. Delgado’nun kalitesini tartışmam. Ancak Allah kimseye sakatlık vermesin. Delgado’nun sakatlığı, 31 Ocak tarihine kadar Beşiktaş’ta çok sıkıntılar yarattı. Bu geceki müsabakada rahat huzurlu bir Tabata, çok işler yapacaktır. Ancak bilhassa Tello’da olmak üzere Beşiktaş Yönetimi, yabancı yerli ayrımında bilhassa ekonomik yönde çok dikkatli olmalı. Hani derler ya parayla saadet olmaz diye... Geçelim onları! Bal gibi parasız saadet olmaz. Yerli oyuncuların ellerinde UEFA kriterleri gereği ibraname almak için verilen senetler var. Bu da yerli oyuncunun haklarını kısıtlıyor. Gidecek yerleri yok. Hele ki alttan gelenlerin. İşte en önemlisi İbrahim Üzülmez. Getirin imzalayayım diyor. Toraman ile Kaş da, bu konuda yönetimi rahatlatan isimler. Onun için 31 Ocak huzurunun devamı isteniliyorsa, yönetim bilhassa UEFA kriterlerinde sıkıntı yaşamamak için, sevgili Engin Baltacı ve Ertunç Soğancıoğlu’nun Allah yardımcısı olsun. Benim bildiğim Engin Baltacı’nın en önemli özelliği ağzından bir kere söz çıkması. Tuttumu tutar, yerine gelmezse tozu dumanı ortalığa katar. Bu konuda en büyük güvencemiz o. Çünkü artık fuzuli işlere yer yok!