Bu kadarı yeterli mi?

Haberin Devamı ›
Çok sayıda atak yediler. Orta alanda iyi organize olamayınca, gol pozisyonu bulmakta zorlandılar. Şayet Volkan iyi gününde olmasaydı, Fenerbahçe üç farklı yenilgiyle soyunma odasına giderdi.
İkinci yarıda Mehmet Topal, Alper, Stoch ve Mehmet Topuz’un oyuna girmesiyle Fenerbahçe’nin havası ve oyunu değişti. Alper defans ile ikinci bölge arasında iyi bağlantı kurdu. Sürekli öne doğru oynayarak ciddi pozisyonların gelmesini sağladı. Araya attığı paslarda rakip defans oyuncularını resmen bitirdi. Mehmet Topal, lakabı gibi PSV’nin hücum çıkışlarında örümcek adam oldu. Kesici görevini başarıyla yaparken, topu oyuna sokma hamlelerinde de etkiliydi. Stoch tribünleri ayağa kaldırdı. Sol çizgiden yaptığı bindirmeler, attığı şık çalımlar, verdiği gol pasları, Alper’le tam uyumu, her yönüyle pozitifti Stoch’un.
Bence Ersun Yanal hiç değilse PSV karşısına ideal 11’e yakın bir kadro ile çıkmalıydı. Çünkü Fenerbahçe 6 gün sonra deplasmanda Salzburg’la önemli bir doksan dakikaya çıkacak. Ersun Yanal kısa zaman dilimi içinde Sarı-Lacivertli ekibi toparlayabilir mi? Bu kafalarda soru işareti. Gökhan’ın yokluğunda Mehmet Topuz sanki defansın sağında Bekir’e oranla daha faydalı oluyor. Alper ile Stoch kadrodayken, Fenerbahçe’nin futbolu tribünlere keyif veriyor. Evet Fenerbahçe’nin orta sahası çok kalabalık. Bu mevki için 9 futbolcu rekabet ediyor. Ama Ersun Yanal her şeye rağmen takımın iskelet yapısını kurmalıydı. Selçuk’u defansın göbeğinde denemek yerine, o bölgenin futbolcularını tercih etmesi daha doğru olurdu. Çünkü Fenerbahçe’nin Salzburg’a elenip Şampiyonlar Ligi dışında kalması, büyük sıkıntı yaratır. Sanırım Ersun Yanal da bunun hesabını yapmıştır.