Arama

Popüler aramalar

Aragones'le hasret bitmezdi

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Fenerbahçe’nin Beşiktaş karşısındaki tempolu futbolu bir atımlıkmış, onu da İnönü’de bitirdiler. Bozuk düzende başladı Fenerbahçe maça... Yusuf’un tilki kurnazlığıyla attığı gol, Volkan Babacan’ın aşırı güven hatası, Bobo’nun boş kaleye kaçırması, sahanın iyilerinden Gökhan Gönül’ün zeka dolu pasında Siyah-Beyazlı savunmanın acemice dizilmesi, Deivid’in Güiza’ya ‘al da at’ asisti, İspanyol’un gol vuruşu yapması gerekirken, pası düşünmesi ilk yarının dikkat çeken anlarıydı. Final havası olmasa da, maç iki takım için de gitti geldi bu bölümde. Bünyamin hoca, soyadına uygun biçimde sahada iyi dolaştı. Öyle enteresan düdükler çaldı ki, şaşırmamak elde değildi.
Sağlam basan, ayakta duran, iyi oynayan taraf Beşiktaş’tı ikinci yarıda. Holosko kaçırsa da, Bobo affetmedi. Acaba Aragones, galip takımı bozmasa, böyle olur muydu? Son iki lig maçında mükemmele yakın oynayan Yasin’in, ahı tuttu belki de. Sakatlıktan yeni çıkan Alex, 2. forvet gibi oynayacaksa Semih niye kulübede kaldı? Felsefesiyle, sistem anlayışıyla, oyuncu tercihleri ve ilişkileriyle dibe vuran Aragones’le, 25 yıllık hasretin bitmesi imkansızdı. Avrupa hüsranı, Süper Lig’den erken kopuş bunun habercisiydi. Ama ne yazık ki yönetim bu mesajı alamadı.
Beşiktaş’ın zaferinde, Aragones ve öğrencilerinin elbette hatası vardı. Ancak Denizli ve askerleri özellikle ikinci yarıda ortaya koydukları mükemmel tempoyla, kupayı söke söke aldılar.