Nane şekeri!

Haberin Devamı ›
Avrupa arenasında rakiplerimiz belli oldu. Medyamız yine her sezon başı olduğu gibi coştu. İşte kura çekiminden sonra vizyona çıkan başlıklar; “Turu geçtik bir kere”, “Üçte üç yaparız”, Steaua Bayramı”, “Bir iki üç olsun”, “Biz bunları geçeriz”, falan... Sadece Fanatik; Arsenal, Liverpool, Barcelona, Juventus’u hesaba katarak doğru tespit etmiş; “Bundan iyisi Şam’da kayısı” demiş.
Steaua Bükreş’in diğerlerine göre boyu kısa kalabilir, ama asla kulak arkası yapılacak bir takım değil. Öncelikle Steaua Romanya futbolunun ekolü. Ülkesinde 23 kez lig, 20 kez kupa ve 5 kez de Süper Kupa şampiyonluğunu kazanan, inanılmaz bir rekorun sahibi. Gelelim dış hatlara... 1986 Şampiyonlar Ligi ve aynı sene Süper Kupa. Patronları Galatasaray yapısını ezberlemiş Becali. Doğal olarak milli duyguları ağır basacak Hagi ve Popescu da cabası. Bir de Steaua’nın oynadığı hazırlık maçlarına bakalım. Roma’yı 3-1, Beşiktaş’ı 1-0 yenip, Nürnberg’le 0-0 berabere kalmış. Skorlara bakarsak sezon öncesi prova oldukça başarılı. Takım son derece hızlı ve sert bir yapıya sahip. Defansları taş gibi. Kaptan Radoi ve Goian isimli oyuncular, top geçer, adam geçmez cinsinden. Üstelik 5 futbolcusu EURO 2008’de boy gösteren Romanya’nın değişmezlerinden. Petre de Galatasaray’daki görüntüsünden oldukça farklı, merkezin şefi.
Sanırım Romen takımı hakkında bu kadar bilgi yeter. Yönetim ve Skibbe işin farkındalar ki, kura çekimi bittiği andan itibaren temkinli konuşuyorlar. Doğrusu da bu. Tamam, sizin gözünüze ‘Gamlı Baykuş’ gibi görünmek istemiyorum. Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’ne yüzde 99 katılacaktır, kimsenin şüphesi yok, ama yıldızların sakatlığı, 2 sene önceki Tromsö faciasını düşündükçe, o yüzde bir ihtimal tedirgin etmiyor değil. Kaldı ki, Steaua asla bir Tromsö değil. Medyadaki bazı ateşli arkadaşlar; yemeden şükür etmeyin, şeker gibi kura diyorsunuz, o şeker, nane çıkmasın sonra... Yazımın son satırlarını uzun zaman beraber çalıştığım, dünyanın en yürekli adamlarından, maalesef genç yaşta yitirdiğimiz usta sanatçı, prodüktör ve bir futbol aşığı Osman Yağmurdereli’ye ayırdım. Canım abim, Trabzonspor ve Galatasaray için biraz daha fazla heyecanlanırdın ama kulüp de ayırt etmezdin. Taraflı tarafsız herkesi severdin, aynen bizlerin seni sevdiği ve saydığı gibi. Nur içinde yat...