Futbolca

Arena’da yerimizi aldık, bu kez loca, sosyete olduk anlayacağınız, tarzımız değil ama el mahkum. Basın tribününe monitör koyulmadan asla orada maç izlemem. Yok kardeşim orada her yazı yazdığımızda madara oluyoruz doğru yorum yapmak adına. Ee teleskopla gidemeyeceğimize göre her maç bir tanıdığın locasından, idare edeceğiz artık, anlayın halimizi.
Haberin Devamı ›
Liderin konuğu üç büyüklerin korkulu rüyası Belediye her daim. Gerçi Belediye’nin takımı olur mu, her zaman soruyoruz. Belediye amatörlerin hizmetindedir. Siz hiç Bayern ya da Madrid Belediyespor duydunuz mu? Sadece bizde bu arabesk durum. Neyse böyle başa böyle tarak. Yolsuzluğun affedilmesi için yalvaran kişilerin spor dünyasında var olduğu bir ülkede bu tip olaylar devede kulak...
Emre’nin mükemmeliyetiyle start aldı gece. Tamam dedik sıkıntı yok kolay geçecek. Yanılmışız karşılık çabuk geldi aynı lezzette misafirden. Melo’nun yokluğunu hissetmemek elde değil. Hele merkez hakimiyetini düşününce teslimiyet bayrağını çekti ev sahibi ilk 45’te. Tüm toplar Belediye’nindi. Bumerang gibi Büyükşehir’in birinci bölgesinden dönüp geldi. Durum böyle olunca da Elmander ve Baros da yalnızları oynadı.
Haberin Devamı ›
İkinci yarı önce taraftar aldı sazı eline, sonra da Floryalı kramponlar. Müthiş baskı ve aşırı bir arzu. Sanırım soyunma odasında Fatih Hoca imzalı fırçalı cümlelerin hayata geçmesi. Yine Emre sonrasında Baros. İki gol arasında kaçan bir dolu pozisyon, ilk yarı 10 kişi kalan misafirden beklenen tuş. Finalde müthiş bir imza bu sezonun en iyi transferi Selçuk’tan. Galatasaray kazanmaya devam ediyor, özlediğimiz şekilde ismine layık, futbolca.