Fatih Terim ve Emre

Haberin Devamı ›
Bazıları konuştu; vurdu, kırdı, parçaladı. Sanki Macaristan’a yenilmişiz ya da rezil olmuşuz gibi. Emre’nin yanında bonus olarak Fatih Terim de toplu katliama kurban edilmek istendi. Hatta kimilerinin sütunlarında kin ve nefret de vardı.
Yıllardır süren Terim kompleksi içinde kavrulanlara gün doğmuştu. Öyla ya, bir anlamda pusuda bekleyenler Malta karşısında keyiflendiler. Türkiye berabere kalmış, Fatih hocanın koltuğu sallanmaya başlamıştı. Macarlar karşısında hakemin bitiş düdüğüyle birlikte hevesleri kursaklarında kalmıştı ki, Emre imdada yetişti.
Peki neydi Terim’e duyulan bu husumet? Açıklayayım... Bugüne kadar Terim’in prensipleri ve hayata geçirdiği kanunları sıkıyordu. Yanına yaklaşmak ya da ona yaranmak için yağdanlık rolünü seçenler doğal olarak aforoz ediliyordu başarılı hoca tarafından.
Galatasaray’da 1. Terim dönemi bu arkadaşlar için sessiz geçti. Alınan başarılar çenelerine kilit vuruyordu. O eşsiz ve dahiyane fikirlerini yazılarına taşıyamıyor, ancak masalarda yaptıkları dedikodularla tatmin olabiliyorlardı. 2. Terim dönemi ise onlar için kaymaklı ekmek kadayıfıydı adeta. Ne yapsa suç, ne düşünse yanlış. Dayanamadı gitti. Hatta bir daha yuvası olan Galatasaray’da teknik direktörlük yapmamak üzere.
Şimdi de aynı senaryo. Hocam, bu arkadaşlar sen varoldukça konuşacaklar; kâh giyimin, kâh maaşın, kâh futbol adamlığın... Bence kaale bile alma. Çünkü onlar, A Milli Takımımız Avrupa Şampiyonası Finalleri’ne gitmeyi garantilediğinde yanınızda olmak için sizi öven yazılar yazmaya, haberler yapmaya çalışacaklardır.
Gelelim Emre Belözoğlu konusuna... Elbette ki, yaptığı hareketi onaylamak imkânsız. Sen galibiyette baş aktör ol, ondan sonra da bunu saçma sapan bir pozla darmadağın et. Olacak iş değil.
Buraya kadar kabul... Ama katli-vacibe ne gerek var? Öyle bir abarttınız ki, olay spor köşelerinden siyasi sayfalara taşındı.
Merak ediyorum benzer bir olaya imza atan Appiah’ın hareketi neden gazete sütunlarının en ücra köşesinde yer buldu? Ben derdinizi anlıyorum. Bütün sıkıntınız Emre’nin Ocak’ta Galatasaray’a gelmesi. ‘Lincoln, Hakan, Linderoth ve Nonda’lı takıma bir de Emre katılırsa hâlimiz ne olur?’ paniği. Hâlinizi bilemem, ama çabalarınız beyhude. Emre’nin bavulları hazır, bileti şimdiden kesildi. Aman heveslenmeyin! Bileti kesilmesi o bildiğiniz anlamda değil. Adnan Polat’ın cebinde.
Bilmem anlatabildim mi?