Bir dost...

Haberin Devamı ›
Futboldaki sefil tablonun ressamı, meğerse Adnan Sezgin’miş. Başkan ısrarlara ve baskıya dayanamayıp operasyonu gerçekleştirdi. Gerçi operasyon demek hata olur, mini harekat. Öyle görünüyor ki Adnan Polat’ın gündeminde erken seçim yok, en yakınını feda ettiğine göre. Takip edenler bilir, rüzgara göre yön değiştirenlerden değiliz. Üstelik Adnan Polat’la 20 seneye dayanan bir ağabey-kardeş ilişkimiz var. Her zaman savunduk, her daim arkasında durduk, her türlü hakareti ve iftirayı da göze alarak... Yağcı dendi, Polat’ın basın sorumlusu dendi tınmadım. Beni bilen bilir ben menfaati için kalem oynatanlardan değilim. Polat’ı savunursan her türlü pislige karşı ayakta kalman gerekiyor. Kararımdan vazgeçmiş değilim bugün seçim olsa oyumu ona vermek bir yana, gönülden de desteklerim. Ama...
Evet şirketler birleşti, Riva değerlendi, Arena açıldı, salon sporlarında yükseliş son hızda, bunların hepsi güzel, az sabredin o “ama” ya geliyorum. Kulüp mali açıdan eskiye nazaran çok daha iyi, sporcular ve çalışanlar paralarını zamanında alabiliyor, bunlar da harika. Bankaların gözünde Galatasaray eski itibarina kavuştu. Bonus Card ve GSMobile projeleri çığ gibi artıyor eyvallah...
Ama ya futbol. Yıllardır şampiyonluk yok, Şampiyonlar Ligi hak getire. Büyük bir isim Rijkaard’ı getirdiniz, küçük çıktı. Haklısınız, futbolu Hollandalı’ya siz ögretemezsiniz ama pekala sezon bitiminde gönderebilirdiniz. Taraftarı heyecanlandıracak bir Keita vardı, anlamsız ve saçma sapan bir şekilde sattınız. Etrafındakilerin dolduruşuna gelip en işe yarayan isimleri kapı önüne koydunuz, Mustafa Turgun, Mihriban Oğuz ve birçok isim gibi. Adnan Sezgin’i her an ateş önüne atıp, tüm yönetim kurulunun basiretsizliğini yine aynı isme yüklediniz. Hocalık kariyeri sıfır, insan ilişkileri eksi, futbolculuk döneminde taraftarın sevgilisi olan Hagi’yi getirdiniz, çeneleri kapatmak adına. Aynı hataya devam edip, şimdi bu hocayla devam ediyorsunuz...
Yazık Adnan Abi, abi diyorum size başta da yazdım gönül bağımızı. Ama artık bunları ben bile yazıyorsam, sizin yanlış bir yolda olduğunuzu biraz olsun kabul etmeniz gerekir. Rumen’le vedalaşıp Terim mi olur, Yanal mı yoksa Avcı mı size kalmış. Acil olarak sizi satmayıp, arkadan vurmayacak kişilerden oluşan yeni bir kadro, yeni bir heyecanla seçime gidin. Sonrası kolay, geçmişteki 20.45’leri düşünürsek. Bir dost...