Yaşasın Cumhuriyet

Haberin Devamı ›
Karşılaşma, artık herkesin alıştığı üzere, Fenerbahçeli Cumhuriyet kadınlarının İstiklal Marşı gösterisi ile başladı. Sarı-Lacivert tribünler her zamanki gibi muhteşem, Çubuklular ise son zamanlarda sıkça görüldüğü üzere, vasatın bile çok altındaydı.
Gerçekten sıktı artık; boşa geçirilen kocaman ilk 45 dakikaları yazmaktan vazgeçme zamanı! Şunu sormalı; Fenerbahçe, futbolcularının çoğu formda olan, fizik gücü, nefesi yerinde, anlaşabilen, yardımlaşabilen, organize olabilen, etkili hücumlara sahip ve gerçekten ‘ekip’ kıvamına gelebilmiş bir takım mı?
Bu sezonki 17. maçını oynayan, aynı formayı, şortu, çorabı giyen, birlikte zaman geçiren, antrenman yapan, taktik çalışan futbolcular topluluğu hala bir ‘ekip’ değilse, bırakın başarı beklemeyi, seyredenlere en ufak bir haz bile veremiyorsa, bazı şeyler sorgulanmalı.
Bir ekip gibi davranan, oynayan, hücum edebilmek ve savunmak adına gerçekleştirebilecekleri planları bulunan Antalyaspor haklı olarak kazandı.
Son derece soğukkanlı ve dengeli olan Mete Kalkavan ise, karşılaşmayı neredeyse hatasız tamamladı.