N'oldu Kazım!

Haberin Devamı ›
İlk on dakikayı çıkarın, tamamen misafirin kontrolü ve baskısı altında geçen bir ilk yarı. Oysa, galibiyete en çok gereksinim duyan ve bastırması gereken yedi puan gerideki ev sahibi olmalı değil mi!
Fink, Alex’e kilitli ve eksik bir kişi Beşiktaş. Bu nedenle mi bocalıyor çıkarken acaba. Yoksa, Baroni ile Emre’nin müthiş baskısı mı kesiyor yollarını, orta sahada!
Baroni, Emre, Gökhan, Carlos göze batıyor, Fink’ten sonra, biraz İbrahim Üzülmez biraz da Ekrem sanki direnen karşı tarafta.
Penaltı verse Aydınus, kimsenin “gık” diyemeyeceği bir pozisyon var 19. dakikada. Gökhan’ın topa uzanan ayağına gelen Üzülmez darbesi; istemeyerek de yapılmış olsa, faul olarak değerlendirilmeli ceza sahasında! Ki, belki değerlendirse, çok şey değişirdi.
Aa! Fink, Alex’e kilitlenirken Fenerbahçe’yi de mi kilitliyor yoksa! Bir de gol attı yetmiyormuş gibi. Üstüne Emre de çıktı, misafir iyice bitti. “Biraz daha İbrahim Üzülmez, biraz daha Ekrem” derken...
Peki, Kazım Kazım, Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün doğru yazılışını öğrendi mi! Hani bir parçalama konusu vardı ya maçtan önce, bu işler çeneyle olmuyormuş değil mi!
Tebrikler Kara-Kartal’a. Bir gün nasılsa galip gelecekti. Dünmüş o gün. Hatta bir gün Kadıköy’de Galatasaray bile sevinecek. Bu işler böyle sürecek...
Maçtan sonra rakiplerini tebrik eden Fenerbahçeli sporcular da, bu güzel manzarayı, sahadaki mücadeleleriyle desteklemeyi de ihmal etmeyecek!